Tudor, maçın ardından düzenlenen basın toplantısında, takımımın elinden gelenin en iyisini yaptığını belirterek, "Ne yazık ki bu galibiyete yetmedi. Bugün beni umutlandıran noktalar var. Takımımıza ve istatistiklere baktığımız zaman sahada çok koşan mücadele eden bir takım vardı. Takım ruhundan dolayı ümitli olduğumu söyleyebilirim." diye konuştu.

Bruma'nın İstanbul'da bırakılması ile ilgili Tudor, "Bruma, çok önemli bir oyuncu. Benim de çok sevdiğim bir futbolcu ama genç bir oyuncu olduğunu unutmamak lazım. Bruma bir hata yaptı İstanbul'da kaldı ama pazartesi gününden itibaren bizimle beraber olacak." ifadelerini kullandı. 

Bruma'nın kadro dışı bırakılmasının mesaj olarak algılanmaması gerektiğini vurgulayan Tudor, "Dışarıdan bir komutan gibi görünüyor olabilirim. Sözü dinlenmezse onu hemen gönderecek birine mi benziyorum. Benim inandığım bir şey var. Oyuncular kendi işini, hocalar da kendi işini yapmalı. En üste de bir camia vardır. Herkes kendi görevini yapması gerekiyor. Bu konuda ne az ne fazla söylenecek bir şey yok." şeklinde konuştu. 

Çaykur Rizespor karşısında alınan beraberliğin derbiyi etkilemeyeceğini aktaran Tudor, "Önümüzde sekiz gün var. Pazartesi gününden itibaren derbi hazırlığına başlayacağız. Bu tür maçların motivasyonu olmaz. Futbolcu kendisi motive olur. Yapmamız gereken çok şey var ama zamanımız da var." değerlendirmesinde bulundu. 

Galatasaray'ın çok koşmasıyla ilgili bir soruyu ise Tudor, şöyle yanıtladı:

"Mutlaka koşu mesafesi ve mücadele her maç daha iyi olacaktır. Maçın geneline baktığımızda ilk yarıda iyi oynayan, maçı domine eden bir Galatasaray vardı ve gol geldi. İkinci yarı da değişiklik yaparak Tolga ile kontratağa çıkmayı hedefledik. Duran toptan ise gol yedik. Her maç bu koşu mesafesi mutlaka artacaktır."