Yaşanan skandalın sorumlusunun kulüp dışında aranması, henüz bir sorumlunun bulunmaması hayret verici.

Galatasaray, Cluj'u deviremedi. Saha, futbol oynamak isteyenlere engel oldu.

Bu satırlarda uzun süredir TT Arena'nın zemini ile ilgili uyarılarda bulunduk, açılışından bugüne dek kaliteli standartlara ulaşılamadı zemin konusunda. Üstüne futbol harici organizasyonlarda bozulan zemin, çok önemli 2 puanın gitmesine sebep olmuştur. Galatasaray yönetimi eğer stadın çatısını yaptırabilmiş olsaydı, bugün çok farklı bir tablodan bahsediyor olabilirdik.

Galatasaray kulübünden yapılan açıklama ise hayal kırıklığının karşılığıdır. Yaşanan skandalın sorumlusunun kulüp dışında aranması, henüz bir sorumlunun bulunmaması hayret verici.

Şampiyonlar Ligi'nde böyle bir skandala imza atıp hala rapor beklemek; üstelik yoğun yağışın göz göre göre geliyorum dediği ortamda önlem almamak büyük bir hatadır. Kimsenin sahadaki oyuncuları o duruma sokmaya hakkı yok. Ancak yine de drenaj çocukları çıkıp üst düzey mücadele ortaya koydular. Sahada futbola benzer bir şey oynandı, bu maçın herhangi bir taktiksel analizi; Sabri'nin aldığı süreyi yorumlamak ne derece mantıklı olur ki?

Bu öyle bir dönem ki; skorları belirleyen ufak detayların hepsi, futbol için çok uzun sayılabilecek bir süredir takımın aleyhine işliyor.

Sıkıntıların nedenlerini, bu sezon maç takviminin daha sıkışık olması, as oyuncuların aynı anda yaşadığı form düşüklüğü ve milli takımlara gönderilen oyuncu sayısı olarak üç ana maddede değerlendirebiliriz.

Geçtiğimiz sezon şampiyonluğa odaklı takım, her maça final gibi çıktı…Önce hak ettiği şampiyonluğa büyük farkla ulaştı, ardından bir kez daha istendi ; yine şampiyon oldu. Fakat bu sezon kulvarlara ayrılan oyuncu topluluğu ve sezon başında yapılan "Rüya Takım" benzetmeleri takımın ritmini bozdu.

Başta Hamit Altıntop olmak üzere, Melo, Amrabat, Hakan Balta ve Eboue gibi oyuncuların yaşadığı düşüş takımı haliyle doğrudan etkiliyor. Hepsinin ayrı ayrı nedenleri olsa da taraftar nedenlerle değil sonuçlarla ilgilenir. Örneğin Melo takıma geç katılmıştır, Amrabat Londra Olimpiyatları'ndan gelmiştir, Hamit ağır bir sakatlıktan çıkmıştır, Hakan Balta kariyerini riske atıp ameliyat olmayı reddetmiştir; taraftar bunu düşünmez. Her şartta, her zaman iyi bir Galatasaray olmalıdır sahada. Bu sezon taraftar takıma gerektiği kadar sabır göstermiştir. Çünkü bu takım mücadelesinden ve taktik anlayışından ödün vermiyor. Bazı arızalar yaşasa da yine arzulanan skorları alacak olan bu oyunculardır.

Milli takımlara 14 oyuncu göndermek ve yaşanan zorlu maçlar takımın temposu üzerinde olumsuz etkiler yaptı. Kritik anlarda yaşanan sakatlıklar ve futbolun içinde olan şans faktörü de eklenince üzüntü kaçınılmaz hale geldi. Galatasaray'ın resmen huzuru kaçtı.

Şimdi ortada 3 maç ve alınabilecek 9 puan var. Braga ve Cluj'un kendi evlerinde İstanbul'daki oyunu oynayacaklarını düşünmüyorum. Galatasaray karşısında top oynamaya çalışırsanız zor duruma düşersiniz. Niyetiniz defans yapmaksa, ki eli yüzü düzgün her Avrupa takımı alan daraltmayı becerebilir, TT Arena'da bunu yaparsınız. Hele ki Şampiyonlar Ligi'ndeyseniz zaten bu seviyenin ilk prensibidir yenilmemek. Ancak kendi evinizde oynuyorsanız oyunu daha ilerde kurmak zorunda kalırsınız ister istemez. Kurunca da bu takım size cezayı muhakkak keser. Galatasaray, hem Romanya'da hem de Portekiz'de bunu ispatlayacaktır.

Evren GÖZ
[email protected]