Çok sert eleştirdiler!

Galatasaray'ın Spor Toto Süper Lig'in 21. haftasında deplasmanda Antalyaspor ile 2-2 berabere kaldığı mücadele sonrasında spor yazarları kalemlerine sarıldı ve değerlendirmeler yaptı. Karşılaşmada etkili bir performans gösteremeyen ve oyundan çıkarken hocasına tepki gösteren Drogba eleştiri oklarının hedefinde kalırken, yeni transfer Burdisso da geçer not alamadı. İşte spor yazarlarının Antalya yorumları...

CÜNEYT TANMAN | BUGÜN Burdisso iyi bir stoper, Galatasaray'ın ihtiyacı. Ancak ciddi hatalar yaptı. Defans bir uyum işi ve birbiriyle oynama alışkanlığı gerektiriyor. Galatasaray defansı bu konuda çok ciddi sıkıntılar yaşadı. Bekler çıkınca Semih ve Burdisso kenara yaklaşıyor. Burdisso iyi bir stoper olabilir. Galatasaray'ın böyle bir oyuncuya ihtiyacı vardı. Ancak o da ciddi hatalar yaptı.

ERMAN TOROĞLU | FOTOMAÇ Hakem iyi maç yönetti. Mesela bir beyin cimnastiği yapsak Drogba'yı, Sneijder'i Selçuk'u oyundan atsa ne fark ederdi? Hiç olmazsa diğer oyuncular daha fazla hırslanır, daha iyi mücadele ederlerdi. Drogba uzun zamandır yok. Mutlak bir sebebi vardır. Sneijder biraz farklı. Eğer bu sebebi bulamazlarsa veya halledemezlerse Drogba'yı oynatmanın bir anlamı yok. Selçuk'un da bir derdi var! Onu da halletmeleri lazım. Onu da halledemezlerse Selçuk'u da oynatmaları gereksiz.

OKAY KARACAN | ZAMAN Galatasaray lig yarışının en kritik virajında olduklarını son 15 dakikada hatırladı. Pekala Sneijder, Selçuk oyuna ağırlık koyabiliyor, Galatasaray organize olabiliyormuş, Mancini’yi anlamak mı zor, oyuncularını değerlendirirken mi yanlış yapıyoruz bilemiyorum ama Galatasaray neden bir haftası bir haftayı, bir bölümde oynadığı oyun diğer bölümde oynadığı oyunu tutmayan bir takım acaba? Dün Galatasaray ilk 15 ile son 15 performansını oyuna yayabilse fark atmaz mıydı?

MEHMET DEMİRKOL | FANATİK Sabri ve Telles’in daha çok hücumcu gibi oynadığı bir oyunda savunma göbeği ve ön stoperle birlikte çok güvenilir olması gerekir. Bu kapsamda, Semih’e Burdisso ve Ceyhun’un doğru bir şekilde yardım edebildiğini söylemek imkansız. Sürekli adam kaçırdılar. Kaçırmadıklarında ise fizik ve hamle olarak yetersiz kaldılar. İkinci golde Ceyhun’un kendi kalesine golü atışı kuşkusuz ki istemeden. Ancak etrafında kimse yokken o kadar kale içine girişi de plansızlıktan. Burdisso ise hamlelerinde son derece eksik.

AHMET ÇAKIR | ZAMAN Zirvedeki mücadelenin epeyce şekil değiştirdiği ortamda en son sahneye çıkan Cim Bom bunun psikolojik sıkıntısını yaşadı. Çünkü bir yandan şampiyonluk umutları canlanır gibi görünürken öte yandan maç öncesinde 3.lüğe düşmüş olmanın tedirginliği ortaya çıkmıştı. Şubat ortası için harika bir Akdeniz akşamında Sarı Kırmızılı takım beklediğinden iyi başlayan maçı berbat sürdürdü, şöyle böyle bitirdi.

LEVENT TÜZEMEN | SABAH Mancini Antalya ile üç tane maç yaptı bir kez bile kazanamadı. Antalya maçlarında kadro kurarken Mancini adeta "Akıl tutulması" yaşadı. Özellikle Antalya'daki iki düelloda İtalyan hoca rakibi çözme adına ya da şaşırtma adına sahaya kenardan akıl koyamadı. Kadro derinliği olmayan Antalya'nın hocası Samet Aybaba evindeki maçlarda Galatasaray'a karşı aynı oyuncu grubuyla "Kopya" sayılabilecek pozisyonlar üretti.

ALİ ECE | AKŞAM Ergün Penbe de devşirildiğinde iyiydi ama orijinal mevkisi babında çok iyi bir sol içti. Galatasaray’ın Alex Telles kalitesindeki son sol beki, Hakan Ünsal’dı. Telles’in atletik özellikleri Hakan Ünsal, hücumda top ayağındayken en doğru kararı verme özelliği ise Ergün Penbe kalitesini hatırlatan cinsten.

ATİLLA GÖKÇE | MİLLİYET Önce savunma sinyali verdi, “Gece gündüz savunma çalışmalıyız” dedi. Çalıştılar. Yetmedi, sezon ortasında yerli - yabancı demeden yeniden yapılanma sürecini başlattı. Dany’ler, Amrabat’lar, Engin’ler gitti, Salih’ler, Veysel’ler, Burdisso’lar, Telles’ler geldi. O da yetmedi, takımı üçlü, beşli, santrforları tekli, çiftli oynatmaya başladı. Sonuç şu: Galatasaray Roberto Mancini döneminde TT Arena’yı gücün “gösteri alanı” olarak kullanabilir, taraftarının desteğiyle kendi çöplüğünün horozu olabilir ama bu deplasman zaafiyetiyle ne şampiyonluğu kovalar, ne de Chelsea’yi eleyebilir.

HAKAN ÜNSAL Arena’da 10 maç, 8 galibiyet, 2 beraberlik, mağlubiyet yok. Deplasmanda ise 11 maç, 3 galibiyet, 6 beraberlik ve 2 mağlubiyet. Mancini’nin deplasman performansı daha kötü... Benim dikkatinizi çekeceğim nokta Mancini’nin takımının, Ali Sami Yen’de müthiş oynayan ve rakiplerini boğan Rijkaard takımına benzerliği. Kaldı ki o takım için ‘Bireysellik üzerine kurulu Ali Sami Yen takımı’ yorumlarını yapmıştık. Geldiğimiz noktada Galatasaray için Arena Aslan’ı tabiri yanlış olmaz sanırım.

ÜMİT AKTAN | TÜRKİYE Maç, puan maçı olmaktan çıkarılmış, ‘kimin demeci daha etkili olacak’ maçına dönüştürülmüştü… Herkes avantajı avantaya çevirmek peşine düşmüş, biz de maç analizi peşindeyiz... Peki, yapalım o zaman... 15 dakika pres yapan ve ileride marifetlerini çoğalarak sunan Galatasaray; 30 dakika pres yiyip iki pasın belini doğrultamazsa zaten maç kazanamazdı. Ezildi, büküldü ve kırıldı…

ALİ SAMİ ALKIŞ | STAR Lider F.Bahçe’nin ikinci yarıya puan kayıpları ile girmesi; Beşiktaş ve G.Saray’ın oyun düzenini bozdu. Aradaki farkın iyice kapanması sonrasında; iki takımın yüreğine, bir kaza kurşununa kurban gitme korkusu yerleşti. Bu nedenle; bilinen baskılı, atak yüklü bir tempo yerine, daha tedirgin bir oyun anlayışıyla sahaya yayılıyorlar.

OSMAN ŞENER | MİLLİYET Defansta Dany gönderildi, Burdisso alındı. Peki Burdisso, Dany’nin çok mu üstünde bir futbolcu. Gördüğüm kadarıyla değil. Dany, Tita’ya o ilk goldeki vuruşunu yaptırır mıydı? Kesinlikle yaptırmazdı. Her şeyden önemlisi de Drogba dökülüyor. İki adım atacak hali yok. 66. dakikada hocası oyundan alırken, Drogba’nın bir çıkışı var ki Mancini ve Tugay Kerimoğlu’na küfür etmekten beter etti.

ALPER TUNGA ALBAYRAK | YENİ ŞAFAK Burdisso'yu böylesine önemli bir maçta sahaya sürmek büyük bir riskti ve tutmadı. Arjantinli yenen iki golde de hatalarıyla pay sahibi oldu. Hakan Balta'nın sakatlığı, Chedjou'nun cezası sanılandan fazla zarar verdi. Drogba için de birkaç cümle lazım. Fildişili oyuncu ona karşı şartsız ilgi ve sevginin kredisini yedi, yedi ve bitirdi. Konsantrasyonunun maçtan maça değiştiği zaten çok açıktı ama oynadığı bu futbol ciddi anlamda zarar vermeye başladı.

RUŞEN ÇAKIR | VATAN Drogba yine kötüydü. Buna rağmen Mancini onu maçın sonuna kadar tutabilirdi. Oyundan alınmasına tepkisi hoş olmadı. Orta sahada Sneijder hariç herkes, yani Ceyhun, Selçuk ve Melo etkisizdi. Kanatlarda Sabri ve Telles ofansif olarak başarılı, ancak defansif olarak yetersizlerdi. Muslera ise çok güzel iki gol kurtardı ama ilk golü de pekala engelleyebilirdi.

MUSTAFA SAPMAZ |AKŞAM Antalyaspor orta sahayı daha çabuk ve topu merkezden kaçırarak oynamaya başladığı andan itibaren savunma derinliği kayboldu. Buna Melo ve Selçuk'tan uzaklaştırarak oynadıkları demek daha doğru olur. Özellikle Tita'nın attığı gol bu arızanın ürünüydü. İkinci golü tarif etmek zordu. Ertem Eğilmez baş yapıtı Hababam Sınıfı filmlerindeki içinde hüznü barındıran komiklikteydi. Ofsayt tartışmasının yanı sıra hatalar zinciri...

RIDVAN DİLMEN | SABAH Futbolda oynamak kadar oynatmamak da önemli. Galatasaray bir anda top rakipteyken de takım olduğunu unuttu. Antalya takımı her bölgede topu alıyor, rahat pas yapıyor, rahat çalım atıyor ve bol bol alternatif buluyordu. Topu alan herhangi bir Antalyalı oyuncuya en yakın Galatasaraylı en az 5 metre uzaktaydı. Rakibinizin oynamasına müsade ederseniz maçı kazanmanız zor olur. Özellikle Drogba ve Sneijder hiç yok.

Burak Yılmaz - Semih Şentürk