Spor Toto Süper Lig'de 3. hafta maçında Eskişehirspor ile Galatasaray'ın deplasmanda 0-0 berabere kalmasının ardından spor yazarlarının görüşleri...
Son giren Ceyhun (Uğur Meleke) 1 milyar euroluk lig... Avrupa’nın en pahalı yedinci, en iyi onuncu ligi. Sahada geçtiğimiz yıl Türkiye’yi Avrupa’da temsil etmiş iki takım var. Ama 45 dakika boyunca ortada futbol yok! Yeşil zeminde 1 Uruguaylı, 1 İsveçli, 1 Brezilyalı, 1 Ganalı, 1 Hollandalı, 2 Fildişili, 1 Fransız, 6 Türk, 1 Senegalli milli futbolcu, 3 de üst düzey FIFA hakemi var. Bir de yamalı bölüm! İlk devrede Eskişehir’in sol açık, Galatasaray’ın sağ bekine denk gelen bölümde 20-25 metrekarelik koca bir yama var! Bir de sahada çimden fazla su... Semih kayıyor, Tarık kayıyor, Burak kayıyor. Galatasaray’ın bir, Eskişehir’in iki gol pozisyonunda başrolde oyuncular değil zemin var! Pes doğrusu... İkinci 45’te saha kısmen kuruyor ya da zemine uygun ayakkabılar giymek akla geliyor. Başrole nihayet futbolcular çıkıyor. Eskişehir, iki haftalık iyi futbolunun karşılığını tam anlamıyla skor olarak almış değil. Topu ceza alanına kadar iyi taşıyorlar ama orada bitirici vuruşu, final pasını, hatta yarı final pasını da (!) iyi yapamıyorlar. Ertuğrul Hoca ilk 65 dakika forvette arka arkaya Necati-Erkut’u, son 25’te Bienvenu-Özgür’ü kullanıyor ama çok fazla bir şey değişmiyor. Eskişehir’in pozisyon verimliliğini artırmak için bir değil, iki hücumcu transferine ihtiyacı var. Hatta bence yetenekli Veysel’i de orta sahaya kaydırmak gerek. Benzer ofans arayışları Galatasaray’da da söz konusu. Geçen hafta Drogba’nın çıkışı faturasını bazıları Taffarel’e kesmişti ama bence o hamle de, dünkü tek santrfora dönüş gibi Terim’e aitti. Hadi devrede 4-4-1-1’e dönüşü Amrabat kartı kullanıldığı için geri adım kabul etmeyelim. Peki 56’da son değişiklik hakkının Ceyhun’dan yana kullanılmasına ne demeli? Eboue’nin sayısız stoper tecrübesi var, Sabri zaten orijinal sağ bek! Terim o dakikada pekala Umut’u ya da Emre’yi sağ açığa sokabilir, bu son değişiklik kartını bu biçimde harcamayabilirdi. Sakın yanlış anlaşılmasın; Ceyhun çok iyi bir futbolcu, daha fazla dakika almayı hak ediyor, dün de iyi oynadı. Ama mesele o değil... Biz Terim’i, Eskişehir’de 2 puan kaybetme yolundaysa sahada Hakan, Hagi ve Arif varken bir de kenardan Marcio’yu sokmasıyla tanıdık. Şimdi böyle beklentiler içine girmemiz de o yüzden herhalde. Ama belli ki Terim’i bir ay içinde Real Madrid’i, Beşiktaş’ı, Juventus’u, Romanya’sı olan 8 maçlık fikstür tedirginleştirmiş, dün gece zamansız bir mağlubiyete tahammülü yoktu. Maçın özeti de orada sanırım: Tahammül yok, zemin kötü, forvetler formsuz. 0-0’a da şaşırmamak lazım öyleyse. (Milliyet)