Hürriyet yazarı Ali Ece, Galatasaray'ın Younes Belhanda transferini değerlendirdi.
BELHANDA'NIN TÜRKİYE'YE GELMESİ...
Toprağı bol olsun, 60’ından sonra boyadığı saçları kadar renkli adamdı Montpellier başkanı Nicollin... Onun öldüğü gün Belhanda’nın Türkiye’ye gelmesinin aslı astarı ise biraz farklı aslında.
''HAZARD'DAN DAHA İYİ DİYORLARDI''
Evet, Nicollin “Ölsem de Belhanda’yı Türkiye’ye satmam” demişti. Lakin orada asıl vurgulamak istediği Belhanda’yı o zaman Türkiye’den teklif edilen bonservis bedellerine satmayacağıydı. Nicollin, “Belhanda, Eden Hazard’dan daha iyi; iki Nasri, üç Ben Arfa eder” diyordu...
''YENİ ZIDANE''
Tıpkı Nasri ve Ben Arfa gibi yeteneklerini sergiler sergilemez “Yeni Zidane” ilan edilmişti Belhanda.
''TÜRKİYE'NİN ÜZERİNDE''
Zidane ve diğer “Yeni Zidane”lar gibi kafayı kaldırıp tekte arkadaşlarını gördüğü dakikalarda Zidane kalitesini hatırlatan bir top tekniği vardı Belhanda’nın, halen de o top tekniği ile Türkiye Ligi orta saha yetenek ortalamasının üstünde bir kalitede.
''KONTROL EDİLMESİ LAZIM''
Ancak sürekli kontrol edilip disipline edilmesi halinde oynadığı takım lehine verimli olan bir kalite Belhanda’nınki.
''EN VERİMLİ SEZONU''
Şüphesiz Belhanda en verimli dönemini Montpellier’yi PSG önünde şampiyon yapan teknik direktör Girard döneminde yaşadı.
''DORTMUND'A GİDECEKTİ...''
Fransa tarihinin yakın dönemdeki en sürpriz şampiyonluğunda Montpellier’nin en çok fark yaratan ismi Belhanda’ydı. Belhanda’nın servisleriyle gol kralı yaptığı Giroud Arsenal’e giderken, Belhanda “Dortmund’da oynamak istiyorum” diyecekti.
''KİMSE O PARALARI VEREMEDİ''
Tabii ki Dortmund, Nicollin’in istediği astronomik bedeli ödemedi. O parayı ödemeye hazır olan tek takım BAE’den Al Jazeera’ydı. Son anda devreye Dinamo Kiev girdi, Belhanda da “En azından Avrupa takımı” diyerek Nicollin’in talep ettiği bonservisi ödeyen Kiev’in yolunu tuttu.
''İÇ SAVAŞTA KALDI''
Montpellier’de Nicollin ihya olurken, Belhanda Kiev’de canını zor kurtardı. Oturduğu şehir merkezinin 500 metre yakınına kadar yayılan iç savaşta bir sürü kişi öldü.
ALMANYA'YA KAÇTI
UEFA üç maymunu oynarken Belhanda ise adeta savaşın ortasında rehin kaldı. Dortmund’da oynamak istemesine rağmen ezeli futbol düşmanı Schalke’ye kiralık gitmeyi bile kabul etti.
''NICE DE GERİ KAZANDI''
Geçen sezon Girard’dan beri beraber çalıştığı en iyi hoca olan Favre yönetiminde Nice’te en azından doğal fizik kondisyonunu geri kazandı.
''ZIDANE GİBİ PASLAR VERDİ''
Favre, Belhanda’yı bazen solda bazen ortada oynattı. Bazen Zidane’ı hatırlatacak kadar harika anahtar paslar verdi, bazen de o üstün top tekniğine oranla bekleneni veremedi.
SNEIJDER Mİ, YOKSA SELÇUK MU?
Belhanda, Galatasaray’da Sneijder’ın yerine mi yoksa solda mı oynar, hatta tartışıldığı gibi Selçuk yerine mi oynar?
''ORTA SAHANIN ORTASINDA OYNAR''
7 Mart 2016’da France Football’a verdiği röportajda “Ben teknik direktör olsaydım kendimi 4-2-3-1’de 10 numarada oynatırdım” diyor Belhanda, “Matuidi tipi 15 ciğerli oyuncularla aynı orta sahada oynamak isterim” diye devam ediyor. Artık top Tudor’da.
''OĞUZHAN'A BENZİYOR''
Saçı ve yüz hatları dışında driplingle oyunu örmesi dalında da Oğuzhan’ı andırıyor. Son 2 sezonda Oğuzhan’ın sergilediği devamlılığı sergilemedi ama oyun görüşü, şutu halen Türkiye Ligi standartlarında gayet iyi.
''O BONSERVİS BEDELİNDEN SONRA...''
“O bonservis bedeli”nden sonra Galatasaray’da skor yüküne de omuz vermesi gerekiyor. Hele hele Sneijder gider de Belhanda onun yerine oynarsa Montpellier’deki Belhanda’ya dönüşmesi gerekiyor. Yoksa... O üç noktadan sonrası Özbek’li Tudor’lu başlı başına bir yazı konusu...
Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Google News’te Galatasaray Haberleri sitemize
abone olun.