Özbek’in açıklamaları şu şekilde :

“İbra için teşekkür ediyorum”

Çok uzun bir genel kuruldu. Tüzüğümüzün gereği konuşmacıları sınırlandırmadık. Sabah 10’da başladı. 12-13 saat sürdü. Galatasaray’daki demokratik duruş tartışmaların yapılmasına fırsat veriyor. Bizlere sorular sorulması ve cevap verilmesi mümkün. Böyle bir maratondan sonra 2016 yılı için hem mali hem de idari anlamda ibra edildi. Çok güzel bir tesadüf oldu. Benim doğum günümdü. Heyecan vardı tabi. Yönetim olarak başarıyla ibra kısmını geçtik ve ben genel kurula teşekkür ediyorum.

Yeni tesis açıklaması

Galatasaray’a hizmet etmenin sonu yok. Bugünkü idari yapımız itibarıyla değişiklikleri 3 seneye sığdırmak zorundayız. Mali yapının düzeltilmesi, kriterlerin getirilmesi öncelikti. Çalışmaları hızlandırdık. Projeleri soktuk devreye. Yeni bir kaynağa ihtiyacımız vardı. Elimizdeki en kuvvetli enstrüman gayrimenkullerdi. Projemiz devam ediyor. Galatasaray’a uzun yıllar hizmet edecek projelerden bahsediyoruz. Süreç sürüyor. Önce Galatasaray’ın taşınacağı, kamp yaptığı tesislerinden bitmesi sonrası taşınılacak. Florya için geliştirme faaliyetleri başlayacak. Kesin bir süre söylemek kolay değil. Kesinleştiğinde tarih vereceğiz. Yeni tesisler bitene kadar Florya’da devam edeceğiz.

Kulübün rahatlaması…

Mali açıdan rahatlamamız yeni projelere bağlı. Emlak Konut ile yapılan sözleşme gereği yakında ihaleler olacak. 3-4 sene gibi bir süre. Kulübün nakit akışını ayarladık. Rahat bir döneme kavuşması için, bütün gücümü kullanıyorum. Genel Kurul’a söz verdim. Elimden geleni yapmaya devam edeceğim.

Özbek’ten ihraç yorumu…

Uzun bir genel kuruldu. İbrayı takiben, bir rahatlama oldu. Bazı genel kurul üyeleri salonu terk etti. Galatasaray’da ihraç sistemi nasıl çalışıyor? Biz yönetim kurulu olarak gereken kişileri disipline sevk ediyoruz. Disiplin Kurulu konuyu araştırır, insanlar savunmalarını yapar. Buna bağlı olarak toplanıp bir karar verir. Elimde Hakan Şükür’ün dosyası. Gerekli belgeler var. Disiplin Kurulu oluşturduğu dosyayı ve kanaatini bize bildirir. Söz konusu durum incelendi, ilgili kişinin ihraç edilmemesi veya diğer ceza şartları var. Özellikle disiplinle ilgili suçlarda ihraç kararı alabilir, ama tasdik edilmesi için genel kurula sevk eder. Genel kurul isterse onaylanmış olur. Bunun söylenenlerin dışında, Hakan Şükür, Arif Erdem ve diğer isimler sevk edildi. Disiplin Kurulu’nun gerekçeli kararı önemli. 21 Eylül 2016’da alınmış bu karar. Kayıtlı adresine gönderilmiş, 7 gün içinde savunmasını vermemiş. Sözlü savunma yapacağını da bildirmemiştir. Böylece 112. Maddeye göre savunma hakkından vazgeçmiş oluyor.

“Teröre bulaşmışların üyeliğini sürdürmesi mümkün değil”

Genel Kurul’da ne oldu? Genel Kurul’a gittik. Aynı suçtan 7 kişi gönderildi. Genel Kurul aynı sebepten 5 kişiyi ihraç etti. Hakan Şükür ve Arif Erdem’i az bir farkla reddetti. Galatasaray’ın hangi koşullarda üyelik sonlandıracağı çok net. FETÖ-PDY gibi bir örgütle anılan ve bunu da inkar etmeyen kişiler, Galatasaray Kulübü’nün üyesi olma hakkını kaybetmiştir. Onun için camia, böyle bir kara gölgeyi içinde taşımak istememiştir. Bu mümkün değildir. Kurullarımızın görüşü net. Bu kararın bu şekilde alınması çok önemli. 12 saatlik maratondan sonra üyelerin salonu terk etmesi, provakatif bir topluluğun ise olayı duygusal ortama getirmesi havayı bir anda değiştirmeye çalıştı. Galatasaray camiası buna çok üzüldü. Ben böyle bir karar beklemiyordum. Bu karar, camiayı ve bizi son derece üzmüştür. Yönetim kurulu olarak irademizi değiştirmedik. Bütün arkadaşlarımı çağırdım ve toplantı yaptık. Bize yakışır bir netice olmadığı konusunda kanaatimiz tamdı. Yönetim kurulu kararı çerçevesinde Hakan Şükür ve Arif Erdem’in, terör örgütleriyle olan bağlantısı çerçevesinde ihraçlarını karar aldık. Kulüpten ihraçları konusu, 16 Eylül 2016’dan beri vardı.

İhracın ana nedeni neydi?

Tüzüğün bize verdiği bir yetki var. 6 sene aidatını peş peşe yatırmamış üye varsa ihraç edebilirsiniz diyor. Biz o anda bunu çalıştırdık. Ama bu hiçbir zaman, üyeliğin feshedilmesi değil. Bu normalde bir ihraç sebebi. Ama herkes anlamalı. Biz Hakan ve Arif’i bu sebeple aidatlarını ödememesi sebebiyle ihraç etmedik, kararın ana nedeni bu kişilerin terör bağlantısıdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin yasalarına sığınmadılar. Kaçarak zaten bu suçluluklarının tescilini yapmışlardır. 15 Temmuz gibi bir süreç sonrasında, Türkiye’de yaşayan kişilerin kanaatleri tam nettir. Kimse bunun karşısında duramaz. Hakan Şükür ve Arif Erdem’in üyelikten çıkarılmasının ana sebebi bellidir. Bu kişilerin, değil Galatasaray’da hiçbir yerde varlığını sürdürmeleri mümkün değil.

2700 üye açıklaması…

Toplantının yapılmasının ana sebebi bellidir. Alınan sonucun Galatasaraylıları üzdüğünü düşündük. Buradaki hiç kimse ihraç sistemini basit bir üye aidatı ödememesi konusuna dayandırmasın. İlgili kişilerin örgüt bağlantısı, Türk milletine düşman, vatandaşlarına kurşun sıkan, meclisi bombalayan bir örgütün elemanları olmaları, vicdanlarda rahatsızlık yaratacaktı. Şu anda tüzük çalışması var. 2700 üye ile ilgili değil. Bu üyelerin ihracı farklı sebeplerle gündeme gelmişti. Bu anlamda çalışmalar devam ediyor. Ana sebebi herkes artık biliyor. Hiç kimse aidatı öne çıkarıp, gerçek gerekçeyi gölgelemesin.

Yönetimdeki istifalar…

Galatasaray’da yönetim zaafiyeti yaftalaması var. Seçildiğim birinci günden itibaren yapılıyor. Çalışmalarımızı takdir edecek kurum genel kuruldur. Seçildikten sonraki genel kurul sürecine baksınlar. Seçildik, yetki istedik, verdiler. Proje yapmak için yetki istedik verdiler. İbra edildik. Bazı mihrapların inanılmaz bir çapası var. Evet bazı üyelerimiz istifa ettiler. Ama o kadar zor koşullarda gidiyoruz ki. Elbette yorulmalar ve yorgunluklar oluyor. Şu anda yönetim görevinin başında. Gerekirse elbette yeni isimleri yönetime alırız. Bu yönetimin zayıf olduğunu kabul etmiyorum. Yaptığımız işler ortada.

UEFA’dan ceza gelir mi?

Galatasaray battı denilen bir dönemde kulübü aldık. Evet çok rahat değiliz. Mali disipline uyduğumuzda bir sıkıntı olmaz. Genel kurulda da anlattım. Faiz sarmalından çıkmak istiyoruz. Yarıya yakın kısmını sıcak para ile kapattık. Galatasaray’ı önümüzdeki sene için bir tehlike beklemiyor. Avrupa’ya katılabilirsek hiçbir sıkıntımız yok. Finansal Fair-Play çerçevesinde dikkate aldığınızda, kuralları tam bilmek lazım. Daha önce turnuvalara alınmadık. Yargılama sürecinde 1 tek şart koyuldu. Sen oyunculara ödediğin maaşlar, primler, stopajlar dahil, 65 milyon Euro’yu geçemezsin. Biz şu an buna uyuyoruz. Bu sene 61 ile kapatacağız görünüyor. Kriter yok, bol harcayalım diye bir şey yok. Mali disiplin içinde olacağız ve kriterlere göre faaliyetler yürümeye devam edecek.

Igor Tudor yorumu…

Sayın Igor Tudor’un idmanları farklı ve daha ağır. Takım önce bocaladı ama daha sonra uyum gösterdi. Son maçlarda fiziksel hareketlerimiz daha farklı. Daha çok koşan bir takım haline geldik. Bundan sonraki haftalarda daha çok mücadele eden bir hale geleceğiz. Sezonun sonuna kadar böyle gitmek zorundayız. Bundan sonraki yapılanmayı da açıklayacağız.

Kardeş Özbek ve Levent Nazifoğlu hakkında…

Her ikisi de Galatasaray’a hizmet için vardı. Mehmet Özbek’in başkanın kardeşi olarak anılmasını da yanlış buluyorum. Mehmet Özbek kulübe faydalı mı ona bakarım. Kulübe faydalı olduğunu düşünüyorum. Spekülatif olacak, başkana nereden vuralım tarzındaki kişilerin yorumu beni ilgilendirmiyor. Bu sene evet çok başarılı olmadık ama biz bu seneki olaylardan da bir şeyler öğrendik. Önümüzdeki sene taraftarların memnun olacağı şekilde faaliyetlere devam edeceğiz. Ben Galatasaray başkanıyım. Benimle çalışan üyeler, kim ne yaparsa yapsın. Sorumlusu benim. Hesabını da her zaman genel kurula vermeye hazırım. Bu işin patronu genel kuruldur. Her türlü hesabı vermek için en ufak bir şeyim de yok. Taş taş üstüne koyan, kulübe mesaisini veren kişilerin başımın üstünde yeri vardır.

Dursun Özbek eleştirilerden etkileniyor mu?

Seçildik, sezon başladı ikinci maçı oynuyoruz. Sanıyorsam Mersin maçıydı. Sanırım beraberlik oldu ve taraftar “yönetim istifa” dedi. İstifa elbette bir müessese. Taraftarı mutlu etmek benim görevim. 25 milyona yakın taraftarımız var. Söylediklerini dikkate almamak mümkün değil. Ama, benim taraftarlarımızdan bir ricam var. Protesto demokratik bir haktır, her zaman da olacaktır. Maçın 55-60. Dakikalarında oyuncuyu, yönetimi protesto etmenin ne faydası var? Daha maçın yarısı kalmış. Rica ediyorum. Maç biter, iyi sonuç almışsak alkışlasınlar. Kötü ise eleştirsinler. Daha maçın yarısı varken futbolcuların olumsuzluklardan etkilendiğini düşünün. Biz bir bütün olarak düşünüp, sportif başarıyı, performansı yükseltecek şeyler yapmamız lazım. Taraftarlarımız hem basketbolda, hem de diğer branşlarda en güçlü şekilde desteklemeli. Biz taraftarımızla güçlüyüz. Basketbolda geçen sene şampiyon olduk, Eurocup’u kazandık, “istifa” diye bağırdılar. Zamanlamasını ayarlayabilirlerse çok iyi olur. 

Sneijder, Muslera ve Bruma’nın geleceği…

Daha sezon devam ediyor. Üçü de çok önemli oyuncularımız. Şu an alınmış radikal bir karar söz konusu değil. En iyi performansı göstermeleri için elimizden geleni yapacağız. 

“Kadir Çetinçalı ile ilgili karar alabiliriz”

Genel Kurul’da herkesi dinledim. Konuşmacıların yüzde 90’ı eleştiri mahiyetinde konuştu. Bu da doğal. Çok dikkate alınması gereken eleştiriler var. Bazı eleştirilerse üyelere yakışmıyordu. Elbette izlediklerinde göreceklerdir. Özellikle genel kurulda Arif Erdem ve Hakan Şükür’ün oylanmasına geçildiğinde, Galatasaray’a yakışmayan şekilde konuşan Kadir Çetinçalı ile ilgili de bir karar almayı düşünüyoruz.

Ajansspor