AA - Galatasaray Dergisi'nin aralık ayı sayısına açıklamalarda bulunan Eray İşcan, forma şansı bulduğunda elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştığını belirterek, "Her zaman kendimi hazır tutmaya çalışıyorum. Her maçta şans verilecekmiş, oynayacakmış gibi olmalıyım. Muslera'nın sakatlanması takım açısından elbette kötü oldu ama benim açımdan da bir başlangıçtı denebilir. Kritik maçlara çıktım. İnanılmaz bir tecrübe oldu" ifadelerini kullandı.

''NORMAL BİR KALECİNİN ARKASINDA BEKLEMİYORSUNUZ''

Sarı-kırmızılı ekibin kalesinde Fenerbahçe derbisine çıktığını, Süper Lig'de ve Şampiyonlar Ligi'nde maçlar oynadığını hatırlatan Eray, "Muslera'nın arkasında bekliyorum ve ondan bir şeyler öğrenmeye çalışıyorum. Çünkü o çok tecrübeli, çok başarılı bir kaleci. Ondan maçlarda, idmanlarda bir şeyler kapmaya çalışıyorum. Normal bir kalecinin arkasında beklemiyorsunuz. Fernando Muslera dünya çapında bir isim" diye görüş belirtti.

Muslera'yla birlikte çalışmanın yanı sıra Taffarel gibi çok önemli bir ismin kaleci antrenörlüklerini yapmasının önemine de değinen genç file bekçisi, şunları kaydetti:

"Taffarel, Dünya Kupası kazanmış, Galatasaray tarihine geçmiş efsane bir isim. Dünya Kupası kazanmış bir kaleci olmasının yanı sıra insani yönü de çok kuvvetli, özel bir karakter. İnanılmaz neşeli. İdmanlarda da onun sayesinde kadroya girmeye başladım. Beni çalışma konusunda hep motive etti."

''BİRİNCİ KALECİ OLMAK İSTİYORUM''

Muslera'nın sakatlığı sonrası kaleye geçmesiyle ilgili olarak , "Geçen seneden beri kadroda olduğum için büyük bir baskı hissetmedim" diyen Eray, "Galatasaray’da kaleciyseniz, her maça kafa olarak hazır olmalısınız. Basında, 'Eray kaldırabilir mi?', 'hazır mı?' şeklinde yazılar okudum. Tabii ki birinci kaleci de olmak istiyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Kalecinin yerli olmasının, yabancı sınırlaması nedeniyle saha içinde fazladan yer açtığını aktaran Eray, "Aklımdan hep bu senaryo geçiyor. Rotasyon durumunda, kalecinin yabancı olmaması, kontenjanın başka pozisyonda değerlendirilmesi tercihini ortaya çıkarıyor. Hocamız bunu bir avantaj olarak kullanmak istediğinde, ben her zaman hazırım. Diğer yerli kaleci arkadaşlarım, ağabeylerim de hazır" şeklinde görüş belirtti.

Galatasaray'ın Simovic, Mondragon, Taffarel ve Muslera örneklerinde olduğu gibi yabancı kaleci geleneği olduğunun hatırlatılması üzerine de genç oyuncu, "Hedeflerim arasında bunu kırmak var. Birinci kaleci olmak ve süreklilik sağlamak bu anlamı taşıyor. Bir de Galatasaray altyapısından şu zamana kadar pek kaleci çıkmadı. Orkun ağabey vardı yakın zamanda sadece. Bunu başaran kaleci olmak istiyorum" ifadelerini kullandı.