Galatasaray, 2-0 yenik duruma düştüğü maçta Bursaspor'u 3-2 ile geçti ve lider Medipol Başakşehir ile arasındaki puan farkını 6'ya düşürdü. Başakşehir’in puan kaybettiği haftayı 3 puanla kapatan Galatasaray'da teknik patron Fatih Terim, karşılaşmanın ardından yayıncı kuruluşa açıklamalarda bulundu.

''Kolay bir iş değil bu kadar kritik maçlarda''

İlk yarı kötü oynadıklarını belirten Terim, "İlk yarının izahı zor. Kötü oynadık, geriye düştük ama ilk yarı sonundaki gol bizi maça daha çok bağladı. İkinci yarı daha iyi oynadık. Üç gol bulup 3-2 almak Bursa'da kolay bir iş değil bu kadar kritik maçlarda. Futbol sahada oynanan bir oyun. Sahada iyiyseniz kazanırsınız, kötüyseniz kaybedersiniz. Bugüne dek hak etmediğimiz hiçbir şeyi istemedik. İlk yarı kötüydük, ikinci yarı iyi oynayıp kritik üç puanı kazandık." dedi.

''Kazanmayı bilmek çok önemli''

2 farklı geriye düşmelerine rağmen inancını kaybetmediğini belirten deneyimli hoca, "Puan durumuna bakmaksızın tüm maçlarımızı kazandığımızda sezon sonu nereye geleceğimizi herkes biliyor. Bu inancı ben de kaybetmedim oyuncularım da kaybetmedi. Milli takım arasında şu ana kadar oynanan oyunu ve oynayan oyuncuları değerlendirme süreci olacak. Milli ara sonrası kupa maçına dek nasıl devam edeceğimize karar vereceğiz. Galatasaray'ın oyunu ikinci yarının da çok üstündedir, bu ortada. Kazanmayı bilmek çok önemli." ifadelerini kullandı.

''Galatasaray bir tane Türk oyuncuyu daha kazandı''

Emre Taşdemir'in performansına değinen Terim, "Emre'yi aldığımız zaman epey papara yedik. Sakat oyuncuyu alıyorsunuz, 1.5-2 senedir oynamıyor dediler. Bizi bilen Galatasaraylılar bir durun dedi, hoca almışsa bildiği vardır dediler ve sonuçta onlar kazandılar. Kötü konuşanlar özür dileseler sorun yok. Emre'yi tanıdığım için, Galatasaray hiçbir riske girmedi ki? Galatasaray sıfıra aldı, o ağzını açıp ben şunu istiyorum demedi, bunun bilinmesinde fayda var. O çocuk da henüz %50-60'ıyla oynuyor. Oyundan çıkışları sakatlıkla değil kuvvet-kondisyon eksiği ile ilgili. Zaman içerisinde bunları da kazanacak inşallah, kolay değil. Çok genç bir oyuncu, Galatasaray'ın kaybedecek hiçbir şeyi yok. Allah da ona yardım etti. Galatasaray bir tane Türk oyuncuyu daha kazanmış oldu."

'Yabancı kuralı' açıklaması 

Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, Bursaspor maçının ardından yabancı sınırlamasına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Bu hafta ısrarla ve inatla yabancı konusunun gündeme getirildiğine işaret eden Terim, "Bence çok doğru yapmıyorlar, bunu bu şekilde kullananlar sizlere yalan söylüyor. Sizi kandırıyor bana göre futbola da ihanet ediyor. Buradan ülkemizdeki tüm futbol taraflarına seslenmek istiyorum; çünkü bu kararın alınmasında ben de varım, büyük de payım var. Takım fark etmeksizin bazı şeyleri söylemek istiyorum. Futbol bilgisi sınırlı olanlar, hatta yanlı olanlar sorunun kaynağıyla veya kaynağını konuşmak gerekir bunu konuşmuyorlar ama yanından bir tarafından çıkarcı bir kesim var. Bunu gündemden hiç düşürmüyorlar. Ya bundan besleniyorlar ya buradan çıkarları var çünkü bunun başka açıklaması olamaz, lütfen bu tuzağa düşmeyin, bu çıkarlara da alet olmayın. Herkes için söylüyorum" dedi.

''Bazı başkanlarımızın alkışlayarak 'Bu bir devrimdir' dediğini hatırlıyorum''

"Sosyolojik kayıtlara işlenmiş çok önemli futbol kuralı vardır, futbol kişilere göre değil evrensel kurallara göre oynanır" şeklinde sözlerine devam eden Terim, "Dolayısıyla 2015’te bu kural devreye girmiş, ben de çalışıyordum, en önemli faktörlerden biri de benim. Bütün kulüp başkanlarına da sunumu ben yaptım. Bunun adı esasında yerli teşvik sistemiydi. Bu süreç kamuoyuna açıklanmadan evvel bu konuyu uzun süre profesyonel arkadaşlarımla beraber çalıştık, inceledik ve herkese anlattık. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere konuya hakim taraf olan herkesin bilgisi ve görüşü, onayı alındı. Tüm kulüplerin başkanlarının toplandığı toplantıda sunum bittikten sonra, bazı başkanlarımızın alkışlayarak 'Bu bir devrimdir' dediğini hatırlıyorum" ifadelerini kullandı.

''Sistemi daha bilmeyenler var''

Yabancı alımının mecburi olmadığını söyleyen Terim, "Bizim yaptığımızın özü şuydu; yabancı sayısını sınırlayarak, yasaklayarak yerli oyuncuyu artıramazsınız. Yerli oyuncuyu, demin söyledim teşvik sistemini, her yabancı alınan rakamla havuz oluşturulacak, yerli oynatanlara geri dönecek, oradan eğitim ve altyapıya yatırım yapılacaktı. Sonrasında bu teşviklerin hepsi fazla geliyor diye bu rakamlar yavaş yavaş eridi. Ancak bakıyorum, bunlardan çok mutlu olanlar da var. Bazen yabancı sayısı fazla gibi şeyler söyleniyor. Bu sistem özellikle altyapıya kaynak sağlayacak sistem olarak çıkarıldı. Sistemi daha bilmeyenler var. 14 yabancı mecburi değil, 14 Türk mecburi. Alma, 28 Türk ile oynayabilirsin. Bunun çıkma nedenleri var; bu kime zarar? Bu milli takım hocasına zarar, öyle görünüyor. Ben bunu kabul etmiyorum, etmediğim için de 2016 öncesi 2015’te yürürlüğe girdi bu, bir gün de şikayet etmedim. Türk Milli Takımı da bu sisteme rağmen 2016’ya gitti. Kalsaydık belki 2018’e de giderdik. Bazıları arkamızdan iş çevirmeseydi, şu an yönetimde olan belki oraya da giderdik" açıklamasını yaptı.

" Yerli yabancı diye bir kavram da benim kitabımda yok"

Deneyimli çalıştırıcı yabancı kuralı hakkındaki son görüşlerinde ise şunları söyledi: "Ben diyorum ki 14 yabancı tercih edersem bunun bir bedeli var, bu bedeli ödediğin zaman havuza, havuzdan da kulüplerin altyapısına gidecek diye koyduk. Büyük rakamların ödenmemesi adına konuldu, neredeyse rakamlar stabil oldu. Bazı oyuncularımız çok büyük rakamlarla yedek oturuyordu. Belki Avrupa’ya giderler dedik, tarihimizin en yüksek rakamı gitti Avrupa’ya. Olay şuna döndü, yerli yabancı. Böyle bir şey yok. İsterseniz almazsınız. Daha çok anlatabilirim bu konuda ama ilk günden beridir benim duruşum belli. İlk günden beri fikrim de belli, aynı yerde ve aynı duruştayım. Hiçbir zaman da değişmeyecek. Yerli yabancı diye bir kavram da benim kitabımda yok açıkçası. Çünkü Avrupa ile mücadele ederken diyorsunuz ki aynı şartlarda değiliz. Yeri geldiğinde, yabancı serbest oluyor bu sefer çok yabancı oluyor diyoruz. Futbol federasyonu nasıl bir karar alır biz buna saygı duyarız ama benim fikrim çok net duruşum da belli. Yapılmış birçok yenilikler var. Ben şunu kabul etmiyorum; 'Biz Avrupa Şampiyonası'na katılamadık çünkü çok yabancı oynuyor yabancı liglerimizde katılamıyoruz.’Başarabiliyoruz, biz gittik. Bir gün şikayet ettim mi gidemeyince yabancılar, gidince hiç ses yok. Bu yarışma onların lehine Türk oyuncuların 2 milyon Eurolarla 2.5 milyon Eurolarla yedek oyuncular var. Korkmayalım yasaklardan onun için. Size soruyorum buna karşı kim ise bunun çözümü için herhangi bir argüman gördünüz mü? Sebebi bahaneyi kaldıracağız. Almanya, İspanya, Fransa, İngiltere, Hollanda hepsinde serbest, Avrupa şampiyonu olanların hepsinde serbest. Ama hep dünya şampiyonu Avrupa şampiyonu onlar oluyor."

Kaynak: Fanatik