Serdar Ali Çelikler'in sözleri şöyle:

Dün, transfer süreci değerlendirmesi başlığı altında yenilenen kadrolara göre F.Bahçe - Beşiktaş ve Trabzonspor'u değerlendirmiştim. Bugün Galatasaray'ı ve Anadolu takımlarını değerlendireceğim.

☆☆

Galatasaray'da, Burak Elmas ve Fatih Terim 3 yıllık bir strateji çizdiler. Dediler ki "Biz genç ve potansiyelli oyuncular alalım. Gerekirse yüksek bonservis verelim, düşük maaş verip o bütçeyi dengeleyelim. 2 yıl boyunca bu takımla oynarsak bu 3. yılda ana nüvesi oluşmuş takıma 2-3 kalite takviyesi ile uzun vadeli başarılar elde edelim.."

Bu strateji gereği, stoper Nelson, sağ bek Boey, Cicaldau ve Morutan, Berkan, Halil Dervişoğlu ve Barış Alper Yılmaz alındı. Kerem Aktürkoğlu da bu yaş grubunda. Bu genç ekibin yanı sıra Van Aanholt gibi kariyerli bir isim de alındı. Bu genç yaş stratejisine uymayan 2 rotasyon oyuncusu daha (Aytaç ve Alpaslan) katıldı takıma.

Strateji mantıklı olsa da Türkiye gerçeklerinde 2 yıl gelişme beklemek pek alışılagelmiş bir durum değil. Bu süreçte yarışma ve iddialı oluş da beklenecektir. Şu ana kadar izlediğimiz maçlardan gördüğümüz kadarıyla hızlı paslaşmaya dayalı, tempo oyunu isteyen bir düşünce var. Lakin Fatih Terim'in son 3.5 yılında olduğu gibi Galatasaray'ın net ve tanımlanabilir bir oyunu yok. Zaten asıl problem bu. G.Saray yönetimi yukarıda anlattığım 3 yıllık stratejiyi belirlediyse kendisine şu 2 soruyu sormalı:

1- Bu yeni transferlerimiz genç olmasına genç ama kaliteliler mi? Takımımızı bir yerden bir yere götürecek isimler mi?

2- Fatih Terim hocamız, istediği her oyuncuyu aldırdı. 3.5 yılda 40 oyuncu aldırdıktan sonra bu yeni stratejimiz gereği yaklaşık 29 milyon Euro harcatarak 10 oyuncu aldırdı. Peki artık ve nihayet bir oyunumuz olacak mı?

Bu iki sorunun yanıtı 'Evet' ise Galatasaray'ın önü açıktır. Strateji tutar ve uzun yıllar dominasyon yapabilecek bir kadro nüvesi sağlanmış olur. Yok bu sorulardan birine bile evet yanıtı alınamazsa yönetimi çok zor bir dönem bekliyor demektir.

Yeni dönem çağımız futbolunda hız ve hareket olmazsa olmaz. Buna uygun olduğu düşünülerek alındılar. Lakin hız ve hareket sadece oyuncudan beklenen bir şey olamaz. Teknik adamların bu tip oyunları çizmesi, takımı da bu şekilde hazırlaması gerekir.

Gençlerin gelişmesi yetmez; 3.5 yıldır bir oyun üretemeyen Terim'in de gelişmesi şarttır. Bu iki unsur atbaşı giderse G.Saray'ın stratejisi doğru ve planlı bir şekilde yolunda ilerler.

SİVAS DIŞINDA HEPSİ GERİLER

"Türk teknik adamlar Avrupalı meslektaşlarının en az 10 yıl gerisinde" diyorum ben. İşte geçen sene belli kalitede oyuncu grubu yakalayan, bu oyunculardan standart bir oyun bulabilen takımlar 8. sıranın üzerinde tamamladı. O takımlardan Alanya ve Hatay, bu sene kadro zaafiyetleri yaşamışlar. Yeni oyun da bulamayınca geçen senenin dikkat çeken hocası Çağdaş Atan daha 3. haftada görevden alındı.

Çarpıcı transferler yaptığı iddia edilen ligin yenisi Adana Demirspor ise çok sıkıntılı bir sezon geçirmeye aday. Balotelli ve Belhanda gibi bitik ve isimle oynayan bir takım isimler yanında özellikle Türk oyuncu kalitesi konusunda çok geride. Montella bir düzen tutturacaktır elbet ama Samet Aybaba'nın futbol kafasına göre kurulmuş oyunculardan Montella ne kadar yararlanabilecek meçhul.

Başakşehir iyi transferler yapabilir. Ama orada hoca ile kadro arasında uyum sorunu bir süre daha gidecek gibi görünüyor.

Ligimize bir farklılık getiren hocası Farioli ile Karagümrük yine 8. sıranın üstünde kalacaktır. Antep, bu seviyelerin hocası Erol Bulut ile istikrarlı bir sezon yaşayacaktır. Ama ilk 6'yı zorlayacak kadroları var mı emin değilim. Bu zorunlu 3 Türk saçmalığının asıl Anadolu kulüplerini vuracağını hep birlikte göreceğiz.

Bu çerçevede kadrosu oturmuş, belli bir oyunu olan, hocası istikrarlı, 3 Türk zorunluluğunun ikisini kalecisi ve Hakan Aslan gibi kaliteli bir orta saha oyuncusu ile tamamlayan Sivasspor yine ilk 6'yı zorlayabilecek tek Anadolu takımı gibi görünüyor. Sivasspor ve Karagümrük dışında diğer Anadolu kulüplerinin gerileyebileceği bir sezon görebiliriz. Mustafa Denizli'li Altay'ı analiz etmek için biraz daha bekleyelim.

(Habertürk)