İşte Demirkol'un satırları:

"Aynı oyunu oynamak isteyen 2 takım. Oyun olgunluğu açısından ev sahibi lise son, konuk ilkokul seviyesinde. Doğa olarak. Yıllardır bunu sindirmiş bir takımla yeni yola çıkmış bir takımı… Sadece kırmızı kart sonrası topu geri kazanma sürelerinde bile aradaki fark anlaşılıyor. Fatih ve Furkan’la bu oyunu oynayacağım deseniz büyük kulüplerde o an kapıya koyarlar sizi. Ama iki genç olağanüstü bir olgunlukla 10 kişiyken Galatasaray’a karşı rakip alanda baskı yapıyor.

Tabii Marafona’nın Taylan’dan daha iyi ön libero oynayabileceğini söylemek lazım. Hem bu güvenle, hem de öndekilerin dinamizm ve pozisyon sadakatiyle oynadıklarını bilerek… Farioli’nin Davidson’u yedekte bırakan temel planı golden sonraki 10 dakika dışında çok iyi uygulandı. Efecan’ın maksimumunda olmayışı dışında bir sorun yaşamadılar. Tabii Galatasaray savunmasının pozisyon kaybetmeyişi de rakibi 1.35 xG’de tuttu. Son iç saha maçında 5.66 xG bulmuşlardı. Dolayısıyla bu maçtan alınan 1 puan her anlamda Galatasaray için olumlu. Torrent’in temel planı oyuncularına geçmiş. Ama sindirmek çok zaman alacak."

Ahmet Çakar: "İçler acısı"

Galatasaray içler acısı futbol oynuyor. Bırakın kötü futbolu, mücadele, kuvvet, hiçbir şey yok. Son 20 dakika Alanyaspor 10 kişi kalmışken bile asla maça hakim olamadılar. Tek şansları ilk yarıda yedikleri golden hemen sonra Kerem ile buldukları beraberlik golüydü. Kerem'in vuruşunda kontrpiyede kalan kaleci olmasa yani Galatasaray beraberlik golünü bulmasa dün çok kötü şeyler olabilirdi. Üstelik Alanyaspor ahım şahım top oynamadı. Mesela Efecan, etki sıfır. Eski halinden eser yok. Sonuçta Galatasaray aldığı 1 puana pek tabii ki seviniyor. Gerisini siz düşünün.

(Fanatik)