Prandelli’nin 3-5-2 sistemi ilk devrede resmen iflas etti. Welbeck’in golleriyle 2 farkı yakalayan İngiliz ekibi, Alexis’in sayısıyla Cim-Bom’un direnişini bitirdi, Welbeck ikinci yarının başında farkı 4’e yükseltti. Burak’ın penaltısıyla kıpırdanan sarı-kırmızılı takım son yarım saatte 10 kişi kalan rakibine yüklendi ama tabela değişmedi.

“Aynı hatayı sadece bir kez yaparsın. İkincisini yaptığında artık bu tercih olur.” Emirates’teki hezimeti anlatan satırlar bunlar olsa gerek.

Arsenal karşısında Sivas maçındaki şablonla sahaya çıkmak bu ağır yenilgiye resmen davetiye çıkardı. Cesare Prandelli’nin Welbeck’in bir Utaka olmadığını anlaması için 30 dakika yetti.

Sivas karşısında Melo’nun savunmanın göbeğinde, takımın en önemli hücum gücü Sneijder’in ise 3’lü savunmanın önünde yer alması, belki galibiyeti getirmişti. Ancak Prandelli’nin yeni icadı, Arsenal karşısında defolarını erken gösterdi.

O Arsenal ki birçok önemli ismi sakatlıktan dolayı kadroda yer almamış ve çoluk çocukları sahaya sürmüştü. Ama Melo’nun savunmada  pozisyon almayı bilememesi, Galatasaray’a pahalıya patladı. Welbeck, 22 ve 30’da Muslera ile karşı karşıya kalıp golleri atarken yapayalnızdı. Melo’nun iki goldeki hatası ise affedilir gibi değildi.

Sanchez devrenin sonunda sahneye çıktığında ise Muslera bile isyan ediyordu artık arkadaşlarına.

İkinci devre Prandelli kendine has sisteminden vazgeçtiğinde iş işten geçmişti. Gecenin yıldızı Welbeck 52’de adeta fotokopi çektirmiş gibi bir gol daha attı.

60’ta Arsenal kalecisi Szczesny atılıp kazanılan penaltıyı Burak gole çevirince şeref sayımızı bulduk.

Son bölümde Burak, Sneijder ve Hamit’le çeşitli fırsatlar bulduk ama Ospina’yı geçemedik.

Özetle iyi ki Galatasaraylı oyuncuların üzerinde sarı-kırmızı  forma yoktu! Çünkü daha birkaç hafta önce Beşiktaş’ın ecel terleri döktürdüğü Arsenal karşısında sarı-kırmızılı futbolcuların halini ‘mor’ formalar anlatıyordu.

Bir dipnot da kaptan Selçuk için... Başkan gemiyi terk ederse Kaptan da terk eder!

Milliyet