İŞTE O KÖŞE YAZISI:
İlk yarıyı statta izleyen bir kişi, "İkinci yarıya evde bakarım" deyip çıksa ve trafikten evine yetişemese bile çok şey kaçırmaz. İkinci yarıda güzel gol hariç hiçbir şey olmadı. Trabzonspor büyük kulüp... Uzun yıllardır şampiyon olmasa da büyük bir camia. Mazisi güçlü bir kulüp. Bence Galatasaray'ın 3 yıl üst üste puan çıkaramadığı deplasman yakın tarihinde yoktur, bakmak lazım. Trabzonspor duran topla 2 puan kaybetti geçen sene. Ekonomik problemlere rağmen hem takımı korudu, hem de eksikleri tamamlamaya çalıştı. Burak'ın sakatlığıyla Rodallega'ya dönüş mecburi de olsa fayda sağladı. Nwakaeme ayağına top gelince keyif veren bir oyuncu.
Galatasaray'ın bu kadar kolay kaybetmesi anormal ama Belhanda'nın maç 2-0'ken yaptığı işgüzarlıktı.
3-0'ken Galatasaraylı oyuncular psikolojik olarak, "Eyvah" dedi.
Muslera bile topu çok çabuk oyuna sokmuyordu. Özellikle Sosa önderliğinde kontrollü bir oyunla ikinci yarıyı kilitleyen bir Trabzonspor vardı. Eren Derdiyok'un yeterliliğinin olmaması, hem de 10 kişi kalınması Galatasaray'ın hamle yapmasını engelledi.
Tek artı N'Diaye... 6-0'a rağmen Hıncal Uluç hafta içindeki yazısında bu tehlikenin altını çizmişti. Trabzonspor bir Alanya değil. Stat TT Arena değil. Özgüveni yüksek bir kulüp, kaçıncı olursa olsun.

MAİCON'UN İÇİNDEN GEÇTİLER

Maicon olağanüstü kötü günündeydi. Avantajlı pozisyondayken dahi topu rakibe kaptırdı son golde, birçok pozisyonda resmen içinden geçtiler. Ahmet'le birlikte büyük sorun yaşadılar, rakibe bu kadar müsaade ederek oynayamazsın. Sezonun en kötü performansını gösterdi.