Galatasaraylı yönetici Abdurrahim Albayrak, kulüp televizyonuna önemli açıklamalarda bulundu. 
İtalyan teknik adam Cesare Prandelli'nin takımdan ayrılması ve Hamza Hamzaoğlu'nun gelişi ile beraber tekrardan yakalanan ivme için Albayrak, "İlk yarıyı tamamlamadık. Önceden bir ilk yarı arası verdiler. Çaykur Rizespor maçıyla beraber ilk yarıyı tamamlayacağız. İnşallah o maç oynandığı zaman da lider oluruz ve onun tadını da ayrı bir şekilde çıkarırız. Tabii ki Galatasaray’da yeni bir yönetim olarak geldiğimizde işler iyi gitmiyordu. Hocamız vardı, hocayla bir müddet devam etmek istedik. Çok da destek olduk. Ama baktık ki yürümüyor, takım içerisinde bir rahatsızlık vardı. Sistem uymuyor, zaten sistemin uymadığı Mancini döneminden belliydi. Bir İtalyan hoca vardı. Ama maalesef bir İtalyan'ı gönderdik başka bir İtalyan'ı aldık. Onu tabi neden olduğunu bilemem kimseyi de suçlamak için söylemiyorum ama keşke 2. İtalyan hocayı almasaydık, İtalyan tutmamıştı zaten." diye konuştu.

"Hocanın değiştirilmesine oy birliği ile karar verdik"

Başkan Duygun Yarsuvat'ın kendilerine hoca konusunda sabretmelerini istediğini söyleyen Albayrak, "Ama fazla sabretmenin de ileride fazla zararı olacağını gördük. En son Arena’da Trabzonspor ile oynanan maçta benim için her şeyin o anda bittiğini fark ettim. Bu işin artık yürümeyeceğini düşündüm ve oturduk ilk önce Ali Dürüst başkanla çok iyi bir analiz ettik, düşüncelerimizi paylaştık. Bunu başkana ilettik, o da haklılığımızı belirtti ve yönetim kurulundaki bütün arkadaşlarımız oy birliği ile hocanın değiştirilmesine karar verdi." diyerek, şöyle devam etti:

"Hamza Hoca iyi ki geldi"

"İyi ki de değiştirmişiz. Hocanın arkasından söylemek gibi olmasın o da çok iyi bir insandı ama sistem, maya tutmadı, kimyası uymadı. Yollarımızı ayırdıktan sonra Gaziantepspor maçına Taffarel ile gittik. Orada çok zor bir 3 puan aldık, soyunma odası da maçtan sonra çok güzeldi. Sonra seri galibiyetlere başladık. Ta ki Gençlerbirliği maçına kadar, onu da bir kaza olarak görelim, zemine ve sakatlıklarımıza bağlayalım, Melo cezalıydı, Sneijder ve Chedjou sakattı. Bunların hepsini bir tarafa koyalım, Galatasaray’ın oynayan bütün futbolcuları çok değerlidir. O gün biz zemini aşamadık, zemin o kadar kötüydü ki çok sevdiğim İlhan Cavcav her zaman söyler 'bizim stadımız bile yok' diye o gün hakikaten ona hak verdim. Son dakikalarda yediğimiz bir gol bize pahalıya mal oldu. Ama daha önümüzde 18 hafta var. İnşallah onların hepsini telafi edeceğiz."

"Hoca idman bitti dese bile gitmiyorlar"

'Hamza Hoca'nın gelişi motivasyon getirdi. Sporcular ve taraftarlar benimsedi. Siz bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?' sorusuna ise Albayrak, "Bir kere hem Türk, sevecen, alçak gönüllü, içimizden birisi. Galatasaray ailesini iyi tanıyan, yıllarca Galatasaray'da top oynamış ve futbolcularla bir abi- kardeş ilişkisi var. Antrenmanlarımızı gören arkadaşlar var, eskiden böyle değildi, şimdi antrenmanlarımız neşe içinde geçiyor, nasıl bittiğini futbolcular anlamıyor. Kaç defa ben şahit oldum, hoca idmanı bitiriyor futbolcular bitirmek istemiyor. İşte bu, takım ruhu bu. Futbolcu eğer idmanı bir an önce hoca işaret etmeden saha kenarına yaklaşmış soyunma odasına kaçmak istiyorsa, o zaman işlerin iyi gittiğini söyleyemezsiniz. Ben ısrarla dikkat ediyorum, Hoca idman bitmiştir diyor ama futbolcular çıkmak istemiyorlar, çalışmak istiyorlar. Birkaç tanesi gitse bile diğerleri yine devam ediyorlar. Bizi mutlu eden, Galatasaray camiasını, teknik ekibi, futbolcuyu mutlu eden bu. Onu biz yakaladık, o ruh ile beraber inşallah daha güzel işler yapacağız." şeklinde cevap verdi.

"Herkes 4. yıldız için heyecanlı"

4. yıldız hakkında ise sarı - kırmızılı yönetici, "4. yıldızı takmamız için çok çalışıyoruz. Camia bizden bunu istiyor. Futbolcular bunun inancında, ilk başta bu yoktu, takımda çok ciddi sıkıntılar vardı. Ama Hamza Hoca'nın gelişiyle, yönetimin değişimiyle taşlar yerine oturmaya başladı. Herkesin özlediği beklediği o ruh geldi. 4. yıldızı takmamız için futbolcular da en az bizim kadar heyecanlı, arzulu ve istekli olduğunu görüyorum. Bu da beni mutlu ediyor." değerlendirmesinde bulundu.

"Sneijder'in menajerleri durmadan bir şeyler pompalıyor"

Hollandalı yıldız futbolcu Sneijder'in gidip gitmeyeceği hakkında ise Albayrak son noktayı koydu ve şu ifadeleri kullandı: "Sneijder bizim çok önemli bir futbolcumuz, yıldızımız. Biz Sneijder’i göndermek istemiyoruz. Ama ne hikmetse menajerleri durmadan basına bir şeyler pompalıyorlar, biz de buna anlam veremedik. Biz yönetim kurulu olarak bütün arkadaşlarımız Başkanımız da dahil bunun her şeyine çok dikkat ediyoruz. Aman bir yanlış yapmayalım, menajerlerine bir şey bırakmayalım diye. Biz menajerleriyle yurtdışında 3 saate yakın toplantı yaptık. Bize 'kulüp bakalım mı diye sordular', biz de 'hayır bakmayın biz Sneijder’ı satmayacağız dedik'. Bunu ben bizzat ve Ali Hoca üstüne basa basa menajerlerine ve avukatlarına ilettik. Biz menajerlerine şampiyonluğu garantilediğimiz gün, akşam maç saat 9’da bitiyorsa, 9’u 5 geçe mukavele yapalım dedim. Anlaştık. Ama şimdi her gün Hollanda’da, İtalya’da gazetelerde manşetler, "Sneijder gitti, Sneijder gidiyor" Sneijder’in gidebileceği bir madde var mukavelesinde yazıyor; 20 milyon euro yatıran, Sneijder’i alabilir.

"Sneijder burada kalmak istiyor"

Nasıl ben Burak Yılmaz’ı, Slovenya’da Spartak Moskova’nın kampından aldıysam, daha sözleşme imzalamamıştı ama anlaşılmıştı. Gittim ama nasıl, bonservisinde yazan 5 milyon euro’yu gittik Trabzonspor’un hesabına yatırdık. Yani Juventus niye heyecanlanıyor bilmiyorum ki. Sneijder, Türkiye’de çok mutlu olduğunu, eşinin de çok mutlu olduğunu söylüyor. Kendisiyle konuştum eskisi gibi olmadığını. Her gördüğünde sıkı sıkı sarılıyor bana, ben burada kalmak istediğine inanıyorum. Biz mukavelesini de uzatacağız ama şu anda olmaz. Menajerler bizi buna zorluyorlar. Bakalım hayırlısı nedir. Galatasaray için hayırlısı ne ise o olsun."

"Yerli futbolculara 7-8 milyon Euro'lar veremezsiniz"

Değişen yabancı kuralı için ise Albayrak, "Türkiye’de yerli futbolcular için istenen ücretler hakikaten dudak uçuklatıyor. Bu paraları kulüplerin vermesi, bu paraların altından çıkması mümkün değil. Bak tribünleri görüyorsunuz bomboş yani insanlarda maçlara bir soğukluk var, insanlar gitmiyor. Birçok kulübün göğüs reklamı bile alamadığı, sponsorların kaçtığı bir ortamda futbolculara siz gidip 7-8 milyon eurolar veremezsiniz, 5 milyon eurolara futbolcu alamazsınız, göğüs reklamı veriyorsunuz 6 milyon euroya yıllık, bir futbolcuya bunu verdiğiniz zaman bonservis bedeli sadece, geride kalan 30-35 tane futbolcu var, nasıl döneceksiniz. Artık herkes şapkasını önüne koyacak, ona göre hesap edecek." diyerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Kulüplerin menfaati ne gerektiriyorsa yapacağız"

"Geçen gün Riva’da, tüm kulüp başkanları, Türkiye Futbol Direktörü Fatih Hocam, Yıldırım Demirören ve tüm TFF yetkilileri ile beraber toplantı yaptık, 4 saat sürdü. Çok zor şeyler konuşuldu. Eğer biz bunları hepimiz dikkatle dinlediysek, dikkatle uygularsak zannediyorum ki herkes derin bir nefes alacak, rahatlayacak. Bu bize bir yol göstermedir, bu yolda hep beraber yürüyeceğiz, hep beraber yürümemiz için birbirimize destek olacağız. Kulüplerin menfaatine ne gerekiyorsa yapacağız. Ben inanıyorum ki bu günden itibaren Türkiye’de futbolcu fiyatları birdenbire düştü. Bu da nedir futbolcunun parasını ödemeyen kulüpler rahat nefes alacak. İhtiyacınız vardır alamıyorsunuz, paraya ihtiyacınız vardır satamıyorsunuz. Bunların hepsini göz önünde bulunduracağız. Kulüpler için faydalı bir karar olduğunu düşünüyorum."



fanatik