Toplantıya, Fenerbahçe Kulübü Yönetim Kurulu Yedek Üyesi Metin Doğan, Galatasaray Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Alper Narman, Beşiktaş Kulübü Genel Sekreteri Ahmet Ürkmezgil ve Bursaspor Genel Müdürü Erhan Başoğlu katıldı.
Yaklaşık 2 saat süren toplantının ardından 4 kulübün yetkilisi de basın mensuplarına açıklamada bulundu.
Fenerbahçe Kulübünü temsil eden Metin Doğan, derbi maçla ilgili şunları kaydetti:
"Kadıköy'de oynayacağımız bir dünya derbisi var. Beş sene sonra ilk defa Kadıköy'e Galatasaray seyircisi gelecek. Gönül ister ki bu dünya derbisi fair-play sınırları içerisinde oynansın. Galatasaray'ı stadımızda misafir edeceğiz. Sadece futbolun konuşulduğu bir maç olması temennisinde bulunuyoruz. Galatasaraylı arkadaşlarımızla bilet fiyatları konusunda da karşılıklı mutabakata vardık. Bu konuda basın mensuplarına da büyük görev düşüyor. Üç büyük camia olarak ortamın gerilmemesi adına lütfen dikkat edelim. Fenerbahçe Kulübü olarak Galatasaray ve Beşiktaş'ı Kadıköy'de çok iyi bir şekilde ağırlayacağız."
Galatasaray Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Narman da Fenerbahçe derbisiyle ilgili olarak, "Beşiktaş sağ olsun bizi çok iyi ağırladı, her şey dostça geçti. Umarım Kadıköy'de de aynısı olacak. İnşallah iyi bir maç olacak." değerlendirmesinde bulundu.
Metin Doğan, Fenerbahçe ile Galatasaray erkek basketbol takımları arasında geçtiğimiz hafta sonunda oynanan karşılaşmada çıkan olaylarla ilgili olarak da şunları söyledi:
"Basketbol maçındaki olaylara girersek, az önce konuştuğumuz şeylerin çok dışında söylemler sarf ederiz. 61 numaralı oyuncunun yapmış oldukları ve onun karşılığında etki tepki meselesi var. Buna çok girmek istemiyorum. Fenerbahçe olarak bazı şeylere çok özen göstersek de üstümüze üstümüze geliyor. O günkü maçta öyle bir tahrik olmasaydı, bu olaylar yaşanmayacaktı. Sayın başkanımız da o gün sadece olay çıkmaması adına söylemde bulundu ama bu durum çok farklı yerlere çekilmeye çalışıldı."
Doğan'ın bu sözlerine sarı-kırmızılı kulübün yöneticisi Narman şu yanıtı verdi:
"Aynı şekilde Fenerbahçe de bizim sahamıza geldiğinde takım kaptanları, hocaları ve idari menajerleri yüzünden bir sonraki maçı seyircisiz oynamak zorunda kaldık. Dolayısıyla bu tip şeyler karşılıklı söylenince biz yöneticilere düşen de bunları mümkün olduğu kadar dillendirmemek."
