Çok zor iki hafta geçirdik. Elazığ ve Malatya’da halen insanların evlerine giremediği bir deprem oldu. Çok ayrı tartışma konuları bunlar ama başımıza geldikten sonra bazı şeylerin farkına varmak üzücü. Farkına vardık mı? O da belli değil. Bugün yine şehit haberleri geldi. Pskolojimizi sağlam tutmaya çalışmaya devam edeceğiz. Yapacak bir şey yok. Deprem de dahil olmak üzere çok vatandaşımızı kaybettik. Başımız sağ olsun.

Futbolumuz yine karışık, yine kaos var. Bu kaostan kimsenin yarışın dışında kalmadığı garip bir şampiyonluk yarışı çıktı şu ana kdar. Galatasaray ilk yarı yapması gerekenleri 2.yarı biraz yapınca hemen yarışa döndü. Emre Akbaba’nın dönüşü oyun zenginliği getiriyor dizilik bakımından. Biraz daha sakatlık ürkekliğini atınca Emre Akbaba’nın takıma katkısı daha uun süreli olur. Bu haliyle bile gol atıyor, gol pozisyonuna giriyor. Oyuncuların görev dağılımları belli olunca herkes rahatladı. Rakibin gücünden bağımsız olarak, Galatasaray’ın artık ne yaptığı belli olmaya başladı. Stoper eksiği zaten var. Onun dışında Adem Büyük tek santrafor olarak ne kadar dayanacak? Bu çok önemli. Falcao ve Andone uzun zamandır yok. Falcao tam döndü dedik, yine gitti. Galatasaray santrafor zenginliğini sakatlık olmadan sağlarsa şampiyon olabilir.

Dünkü maç Galatasaray için idman havasında geçti. Öyle olacağını tahmin etmek zor değildi. Onyekuru’nun dönüşü memnuniyet verici. Geçen seneki şampiyonlukla Galatasaray Tarihi içinde her zaman yeri olacak. Böyle geri dönüşleri her zaman sevmişimdir. Galatasaray kendi kendini strese sokmayı seviyor. Yine bir puan farkı kapatma telaşı var. İki sene öncesine benzer bir son hafta kokusu var ligde.