Galatasaray ilk defa maç kaybetmedi. Son defa da kaybetmedi. Deplasman problemi, Şampiyonlar Ligi dönüşü gibi klasik nedenler sıralanabilir. Konuya direkt gireceğim. Dünkü penaltı saçmalığının hele hele maç 0-0 iken Galatasaray gibi bir takımda olması akıllara zarar bir durum. Fatih Terim’in de ‘’benim olduğum yerde böyle bir şey oldu. Ben özür diliyorum’’ demesini beklerdim açıkçası ama olmadı. 6-0 mağlup olduktan sonra’’ yönetimin vereceği her karara saygılıyım’’ diyen bir insan çünkü Fatih Terim.

Hoca anlattı basın toplantısında. Penaltıcı Sinan, penaltıcı Sinan’dan topu alan Rodrigues. Kafasına göre penaltı atmaya gelen Rodrigues çok etkili bir 1.5 sene geçiriyor olmasına rağmen penaltıcı olmakla hiç alakası olmayan bir oyuncu. Kafasına göre penaltı atmak istedi. Bunu Drogba da yaptı evet ama o Drogba. Sen o penaltıda topu alıp kaçırdığın zaman zaten takımı bitirmiş oluyorsun. Neler konuşuldu soyunma odasında? Herhalde çok motive edici konuşmalar olmadığı 2.yarıda çok belliydi. Rodrigues’i penaltı atarken görünce herkes şaşırdı büyük ihtimalle.

Bu kadar büyük bir saçmalıktan sonra Akhisar Takımı da büyük bir moral ve oyun gücünü kendine bulunca farkı 3’e götürdü. Galatasaray ve Fatih Terim birleşmesinden böyle bir penaltı olayının çıkmasına anlam veremiyorum. Göztepe maçında Gomis’in kullandığı penaltı da çok stesli bir penaltıydı. Ciddi ciddi bir penaltı fobisi oluştu. Deplasman fobisi deniyor ya bence bu penaltı fobisi.

Golü erken bulamayınca 4-6-0 gibi bir düzende Galatasaray için maçı çözmek kolay olmayacaktı ve çözemedi nitekim Galatasaray. Şanslar da geldi Emre ve Rodrigues ile fakat olumlu son vuruşları yapamadılar. Eren hamlesi geldikten sonra da değişen bir şey olacağı havası hiç oluşmadı.