Özlenen bir şeyi yıllar sonra tekrar yaşamak çok heyecanlı oluyor. Bu heyecan, bu coşku dün Ali Sami Yen’deydi. Coşkunun adı ise Şampiyonlar Ligi. Son olarak burada özel olarak Chelsea maçını hatırlıyorum. Drogba oyundan niye alındı halen bilmiyorum ama o değişiklik olmasa biz Chelsea’yi de bence burada yenecektik. Neyse artık konumuza dönelim. Nasıl başlamayı düşünüyorsak maça öyle başladık. Belhanda dışında mücadeleden uzak oyuncu yoktu. Belhanda geçen sene mücadele ediyordu en azından ama dün onu da yapmadı. Kırmızı kartın etkileri halen sürüyor. Gol çok güzel bir dakikada geldi. Emre Akbaba’nın oyunu geniş alana açıp Rodrigues’i bire bir bırakmasına dikkat çekmek isterim. Asistin asistini yapıyor yorumları çok modaydı Belhanda için. Emre’nin burada sergilediği güzel bir oyun görüşü vardı.

Eren Derdiyok Şampiyonlar Ligi için tam olarak yeterli olmasa da çok gayret etti. 1-0’ı bulduktan sonra Eren’in dokunamadığı top maçın kritik anlarından biriydi. Her topu Fernandes ile buluşturan Moskova oyunun içine girdi. Fernandes- Belhanda değişikliği olsa Galatasaray bambaşka bir takım olurdu görüşündeyim. Baskı yerken takımın liderliğini alacak bir oyuncu lazım. Emre Akbaba hem yeni geldi, Hem kanatta oynadı hem de ikili mücadeleler için geliştirmesi gereken bir fiziği var. Fernando ve NDiaye savunma tarafında sıkıntısız. Hatta NDiaye müthiş oynadı. Konu yine nereye geliyor biliyorsunuz. Oyunu soğutmak için Muslera’ya başvurmamak lazım.

Emre Akbaba’yı biraz daha Fernandes’e önlem için yardıma getirince 2.yarı durum düzelmeye başladı. 2.gol için Onyekuru hamlesi şart olmaya başlamıştı. Fatih Terim Onyekuru’yu hazırladı, oyuna sokacaktı ki Eren Derdiyok nefes aldırdı frikik golüyle. Şampiyonlar Ligi için yeterli santrafor olmasa da tam Şampiyonlar Ligi kalitesi bir frikik golüydü. Eren golü atınca oyunda kaldı doğal olarak. Onyekuru böyle maçlarda daha erken girerse maçlar çok büyük farklara gidebilir. Belhanda- Maicon değişikliği ile maç bence bitti. Rakibi tamamen kilitleyen Donk- Fernando- NDiaye üçlüsü meydana geldi orta sahada. Belhanda’nın ilk yarıdaki top kaybı yüzünden kart gören NDiaye’yi maalesef kırmızı kartla kaybettik. 2.sarı karttaki Pozisyon da maalesef sarı karttan kaçabileceği bir pozisyon değidi. Mecburen faul yaptı. Onyekuru 10 dakika oynadı ve penaltıdan 3.gol geldi. Emre’nin oradaki penaltıyı alması da büyük kaliteydi. Topu öyle güzel çekti ki kaleciyi çaresiz bıraktı.

Lokomotiv’i raydan çıkararak başladık bu seneki maceraya. Avrupa arenasında olmak her takımımız için çok önemli. Artık kalıcı olmak ve belli bir seviyeye gelmek şart. Net galibiyetle başlamak kendimize güvenimizi getirdi. Çok ara vermişti Galatasaray çünkü.