Şimdilik planları tuttu

Abone Ol

Sezonun ilk haftasından beri yapılan sistematik çalışmalar 10.haftada meyvesini verdi. Bir anda kesilen yabancı sayısı konuşmaları Galatasaray 3’te 3 yapınca başlamış ve sahaya yerli oyuncu çıkmaması anormal bir şey gibi sunulmasına kadar gelmişti. Buradan sonra başka saldıracak saha dışı faktör kalmayınca maça giden insanların hayatlarında ciddi sorunlara neden olabilecek bir yalan, bir iftira ortaya atıldı. Buna maalesef ülkenin en tepesi merciiler de ortak oldu. Herkesin ailesi var, sevdikleri var, sevenleri var. Bu nedenle gerçekten kaale alınacak bir konu olsa dolaylı olarak o takımı seven milyonları etkileyebilecek bir yalan. Bu kadar düşmanca bir ortam oluşursa o takımın oyuncusuna bilek kırma operasyonu da cezasız kalır, kendini kurşun yemiş gibi yere atan futbolcu da asıl amacı rakibine zarar vermek olduğu için istediğini alır. Olcay Şahan bilmiyor mu Trabzon’un iddiasının olmadığını? Niye başka yollara başvuruyor? Tabii burada bu düşmanca tavra karşı güçlü olamayan Başkan ve yönetimi de unutmamak lazım. Siz önce taraftarımın itibarını geri verin diyecek Galatasaray Başkanı. O kadar basit olmamalı bu işler.

Galatasaray’ın saha içi boyutu son deplasman maçlarındaki gibiydi. Oyuncu becerisine kalmış bir hücum anlayışı var. Antrenör eli deyen bir taktiksel hücum varyasyonları görmek çok zor. Rakiplerin çözüm ürettiğini, herkesin önde basmaya başladığını görüp buna farklı bir anlayış gösteremedi Tudor. Gerekirse uzun atıp önde basacağın bir düzen Gomis ile çok rahat oynanır. Gomis’i yüksek topla buluşturup Gomis’e destek verilirse bu sefer bu tehtidi gören rakipler böyle rahat önde basamaz. Fatih Terim’in en son döneminde zaman zaman Elmander ve Drogba’yı nasıl kullandığını hatırlayın. Tamam böyle bir düşünce yok. O zaman başka bir düşünce de mi yok?

Mevcut düzen tutmadı. Bazen savunmayı hücuma daha fazla çıkarak yapabilirsiniz. 4-4-2 ilginç bir hamle olabilirdi 2.yarının başında. rakip çift santrafor görsün karşısında bakalım nasıl cevap verecek acaba değil mi? İlk yarıdaki orta saha yorulmuş ve geri çekilmiş Fenerbahçe karşısında lazımdı esas. Duran toptan yine gol oldu. Trabzzonspor 4.duran top tehlikesinde golü buldu. Artık kaybedeceği hiç bir şey yokken Östrensuds maçındaki gibi Gomis çıktı Eren girdi. Haydi Öastrensunds maçı çift ayaklı maçtı. Bu ne peki? Buna sakin kalabilmek çok güç. Ben kriz anında yapamıyorum diye bağırdı resmen yine. Hem kanatsız oynarken hem de takımın en büyük hücum silahını çıkarmanun çok çeşitli tanımları olur da biz yine intihar diyelim. Bu sefer kurtaramadı ama işte. Malum kesim bu sonuçtan mutludur. Şimdilik planları tuttu.

Cumhuriyet Bayramı günündeki bir maçta böyle bir yazı yazmak hoş değil bunun farkındayım. 29 Ekim olmasaydı, Cumhuriyetimiz doğmamış olsaydı biz şu anda maç veya spor veya başka herhangi bir şey konuşabiliyor olur muyduk? Elbette hayır. Mustafa Kemal Atatürk ve tüm Kahramanlarımıza sevgi ve saygıyla. Nice 29 Ekim’lere.

{ "vars": { "account": "UA-10790637-3" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }