Son topa kadar

Abone Ol

Galatasaray Tarihi için unutulmaz maçlardan biri olmaya aday bir maç geride kaldı. Basketboldaki son saniye basketi gibi son saniyede golü buldu Galatasaray. Son saniyeye kalmaması gerekirdi ama ligde kalma mücadelesi veren takımlara karşı golü bulamadığı zaman şampiyon adayları için maçlar hep zor geçer. Mitroğlu ilk yarıda golü atsa maç farka gidebilirdi. Oyunun seyri öyle bir ilerledi ki çılgın gol sevincini Mitroğlu yaşattı. Akhisarspor kalecisi Sehic tek başına 1 puanı alacaktı. Bir pozisyon her şeyi değiştirdi.

Fatih Terim’in bazen kendisinin de sonradan vazgeçtiği inat kararları oluyor. Euro 2008’de Hamit Altıntop’u sağ bek oynatmak, 2011-2012 sezonunda Gençerbirliği maçına kadar tek santrafor oynamak, tek santrafora dönüp Real Madrid’e karşı neredeyse turu geçecekken Eylül’deki maça tekrar 4-3-1-2 çıkmak gibi hamleleri Hoca yapabiliyor. Bu hamlelerin çoğu defa tutmadığını anlayıp bu hamlelerden vazgeçip sonuç almıştır. Bu sefer de Emre Akbaba riskini aldı. 20.dakikada olmayacağı belli oldu. Galatasaray 1 kişi eksik oynadı. Emre’nin suçu yok elbette burada. Kondisyonu çok uzun süre oynamaya yetmiyor şu anda. Devre sonunu bekledi Terim demoralize etmemek için. Bu çok doğruydu. Galatasaray pas trafiğini arttırdığı zaman sonuca kolay giden bir takım. Top yavaş dönerse sıradan bir oyun oluyor. Mitroğlu’nun kaçırdığı gole kadar güzel giden oyun o kaçan golden sonra yerini kötü oyuna bıraktı.

Eski Selçuk olmasa bile Selçuk’un biraz hareketlenmesi oyun hakimiyetinin dengede kalmasını sağladı. Akhisarspor boş alan bulursa herkesin canının yakabilecek bir takım. Geçen sene aynı taktik anlayış ile 3 defa Fenerbahçe’yi yendiler. Mariano- Feghouli- Belhanda üçlüsünün beraber kurdukları hücum setlerini daha önce de konuştuk diye hatırlıyorum. Bu hücum setini zorlaması lazım Galatasaray’ın ama elbette solu da unutmamak şartıyla. Sol kanat işlemiyor çünkü orada hem kendisini hem de arkasındaki Nagatomo’yu kendi bencilliği yüzünden etkisiz hale getiren Onyekuru var. Nagatomo soldan çok doğru kanat bindirmeleri yapıyor, Onyekuru kendisi oynayıp kaptırınca Yuto da oyundan düşüyor. Donk nihayet 80.dakikada oyuna girdi. Bu arada 2 direkten dönen top var, Selçuk’un şutu var, Luyindamma’nın kafası var. Kötü oynarken bile 4 pozisyon saydık. Tek yapılacak iş ileri doldurmaktı artık. Donk çok saygıyı hak eden bir futbolcu. Bitti denen maçta o topa koştu. İnanılır gibi değil. Mitroğlu’nun vuruşu da çok kalite bir vuruş. O dakikada o vuruşu yapmak tecrübe ister ve o tecrübe fazlasıyla var kendisinde. Top daha kaleye girmeden herkes çılgına dönmüştü bile. Bu sefer her zamanki köşeye gitmedi oyuncular ama kale aynıydı. Son topa kadar koştu Galatasaray Donk’la, maçı kazandı Kostas’la.

Maçı bir gün sonraya aldıran Başakşehir cephesi kendi maçları bittikten sonra bu golü izlemek zorunda kaldı. Bazen hesaplar tutmaz işte böyle. Dün pskolojik olarak şampiyonluk yarışı farklı bir boyuta geldi. Yaşadıkları şoku tahmin etmek zor değil. Çok büyük bir şans geldi fakat Galatasaray bu golün değerini bilecek mi? Bilmeyecek mi? Bu çok önemli.

{ "vars": { "account": "UA-10790637-3" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }