İyi oyunculardan, her kulübün önemli yıldızlarından oluşan bir topluluğuz biz. Takım değiliz. Hiçbir zaman büyük bir spor ülkesi olmadık ve büyük ihtimalle olamayacağız. Bizi biz yapan yeteneklerimize bu turnuvada İzlanda gibi Arnavutluk gibi bizden kağıt üzerinde çok daha zayıf takımların yaptığı birik beraberliği eklemekti. En büyük özelliğimizi kaybetmenin yanında birde Fatih Terim’in teknik hatalarına inatla devam etmesi dünkü farklı mağlubiyeti getirdi.

 

 

Hırvatistan maçının 11’inden sadece Cenk- Burak değişikliği vardı. Bütün problem en uç bölgede olarak konan teşhis son derece yanlış. Kanatsız oynayarak sadece yan paslarla topu ayağımızda tuttuğumuz ve herkesin söylediği dirençsiz orta saha problemiyle ilk maçta yenen gole rağmen Burak’a büyük kurtarıcı gözüyle baktı Fatih Terim ki Burak Yılmaz 6 aydır futbol oynamıyor. Golü yiyene kadar bir şekilde maçı yine götürdük. Pique’nin 2.dakikadaki kafası gol olsa maça hiç başlayamayacaktık demekki. Hücumda da savunmada da temel hatalar yaptık. Pas tercihleri, şut atacak oyuncunun önünden topu alma gibi komik sahneler seyrettirdik tüm dünyaya. İspanya hiç strese girmeden 3 dakikada 2 gol bularak bizim direncimizi kırdı. ‘’Akıl almaz bireysel hata’’ dedi Fatih Terim. Ülkemizin en iyi defansif orta sahası Mehmet Topal’ı stoper oynatmak akıl almaz değil ama kendi mevkisinde oynamayan oyuncunun hata yapması akıl almaz. 2-0’dan sonra rakibin insafına kalmıştık.

 

 

3-0’ı yardımcı hakem hatasıyla bulunca İspanya bize saygı duyup başka gol atmadı. Atamadı değil atmadı. Kaç lazım olsa atarlardı. Bunu hepimiz biliyoruz. Fatih Terim maça 4-1-4-1 başlayıp Ozan İle İniesta’yı adam adama oynatmıştı. Ozan’ı kanada çekip İniesta serbest kalınca tamamen maç koptu. Ozan kanada geçiyorsa bari oraya hızlı bir kanat oyuncusu girsin diye bir düşünce olmadı enteresan bir şekilde. 60’tan sonra yine çok üzücü sahnelere izin verdik. Protesto  etmek demokratik hak tamam, kimse oyunu beğenmedi tamam saygılar. Fakat burada çok öemli bir konu var bana göre; Barcelona’ya gittikten sonra ilk yarı 6 ay futbol oynamamış, oynamaya başladıktan sonra çok oturmuş bir kadroya geldi doğal olarak çok az 90 dakika oynamış bizim Milli Takım Takım kaptanı Arda Turan’ı hemde İspanya maçında yuhalamayı açıkçası anlayabilmiş değilim. Rakip oyuncular duruyor, rakip seyirci bizim oyuncumuzu alkışlıyor, tezahurat yapıyor biz yuhalıyoruz. Değerlerimize sahip çıkmayı bilmiyoruz. Yabancılar bizim önemli isimlerimize bizden daha çok sahip çıkıyor. Ülkemizin bu pskolojisi aslında her yere yansıyor.

 

 

Herkes kendini yıldız olarak görünce, takımda oyuncu yapısı olarak dirençli oyuncu sayısı az olunca böyle mağlubiyetler kaçınılmaz oluyor. Bakın Bayan Basket 2 Olimpiyat üst üste katılım hakkı kazandı. Yıllardır beraber oynuyor o takımımız ve arkadaşlık ve beraberlik üst seviyede. Biz bu bütünleşmeyi sağlarsak başarılı olabiliriz her spor branşında.

- - - -