Mancini'yi, Aslan'ın başına geçiren dönemin başkanı Ünal Aysal, ünlü teknik adam hakkındaki izlenim ve düşüncelerini Akşam gazetesine anlattı:

"Bildiğiniz gibi Fatih Terim'in, TFF'ye gidişi sonrası teknik direktörsüz kalmıştık. 15 gün sonra da Juventus ile oynayacağımız önemli bir maçımız vardı ve o yıl hem Şampiyonlar Ligi'nde tur atlamak hem de muhakkak 4. yıldızı takmayı hedeflemiştik. Fatih Terim'in çalıştırdığı takım ilk 4 maçta 6 puan kaybederek 2013/14 sezonuna başlamıştı. Takımı bu hedefleri gerçekleştirebilecek bir seviyeye hazırlayabilecek cesaret ve tecrübeye sahip bir teknik direktörü o günün şartlarında Türkiye'de bulabilmemizin mümkün olmayacağından, ilk haftaki temaslarda anlayınca çıtayı yükseltip, teknik direktörümüzü yurt dışından getirme kararı aldık."

"İKİ SAKATLIK ÇOK KÖTÜ ETKİLEDİ"

"Mancini ile o günlerde müsait olabilecek üst düzey teknik direktörlerden biriydi. Hemen temas kurarak İstanbul'a davet ettik, bizzat görüşüp mevcut durumu anlattım ve kendisinden 10 gün sonraki Juventus maçına takımın başında çıkma ve o yılki hedeflerimizi gerçekleştirme konusundaki inancını sordum, başarı istedim. Çok yürekli ve kendinden emin bir görüntü verdi ve anlaşmayı 48 saat içinde imzaladık. Bildiğiniz gibi o sezon Şampiyonlar Ligi'nde tur atladık, Türkiye Kupası'nı aldık, ancak Sneijder ve Muslera gibi çok önemli bazı oyuncularımızın iki aydan fazla aynı dönemde sakatlık geçirmeleri dolayısı ile Süper Lig'de puan kayıpları yaşadık ve ikinci olabildik."

"ŞAMPİYONLAR LİGİ'NDE FİNAL HEDEFLİYORDU"

"Mancini, Galatasaray'a çok yakışan, gerçek bir centilmen ve üst düzey bir yönetici olarak hatıralarımızda kaldı. Ayrılış sebebi maalesef organize bir taraftar grubunun ısrarlı tacizi ve her maçta yönetim ve Mancini aleyhindeki organize olduğu açık; hiç de hoş olmayan cesaret kırıcı tezahüratları oldu. Hedefi Galatasaray'ı Şampiyonlar Ligi'nde finale çıkartmaktı. Ancak aniden gelen yabancı oyuncu kısıtlamasının da bu konuda ciddi bir engel olacağını gördüğü için 3 senelik kontratı olmasına karşılık devam etmek istemedi. Kendi arzusu ile ve hak ettiği o yılın bedeli dışında hiçbir talebi de olmadan, çok dostane bir şekilde bir şekilde ayrıldı. İtalya'nın başarısının arkasında kendisinin hem tecrübe ve kişiliği ile hem de enerjisi ile çok büyük katkıları olduğuna inanıyorum."

TULUN: "BÜYÜKELÇİ GİBİYDİ"

Mancini'nin Türkiye'ye gelmesinde büyük payı bulunan dönemin Galatasaray idarecisi Bülent Tulun, Mancini hakkında Akşam gazetesine şu değerlendirmeyi yaptı:

"Çok klas, medeni bir adamdı. Zaten hiç tanımasanız da saha kenarında duruşundan sakinliğini ve tevazusunu anlayabilirsiniz. Burada mutluydu. Efendice ayrıldı ve hiçbir talebi olmadı. Büyükelçi gibi adamdı. Geldi görevini yaptı ve iyi anılar bıraktı. Dostluğumuz devam ediyor."

(Akşam)