Gelecek sezon için alternatif bir kadro kurmak isteyen Fatih Terim, Kaan konusunda ısrarcı olurken; gelecek sezonun kadrosunda daralmaya gitmeyi planlayan Beşiktaş daha şimdiden transfer için nabız yoklamaya başladı.
GALATASARAY RESMEN DEVREDE
Gelecek sezon Luyindama ve Marcao ikilisi ile yola devam edecek olan Galatasaray, kiralık olarak kadroda yer alan Semih Kaya ve verim alınamayan Ahmet Çalık ile yollarını ayırarak hem stoper hem de orta sahada görev alan Kaan Ayhan'ı kadroya katmak istiyor. Fatih Terim'in bizzat süreci yönettiği Kaan Ayhan operasyonuna en büyük sekteyi ise sarı-kırmızılı yönetimdeki belirsizlik damga vuruyor.
BEŞİKTAŞ TEMASLARA BAŞLADI
Şenol Güneş'in geçtiğimiz sezon başında da transfer edilmesini istediği Kaan Ayhan için Beşiktaş yönetimi de daha şimdiden nabız yoklamaya başladı. Gelecek sezon Enzo Roco ile yollarını kesin olarak ayıracak olan Beşiktaş'ın yüksek maliyeti olan Vida'yı da satış listesine koymasının ardından elinde sadece Mirin kalacak. Hem maliyeti düşük hem de stoper, orta saha ve sağ bekte kullanılabilecek olmasından dolayı Kaan Ayhan'ın transferi için Fortuna Düsseldorf ile temaslara başlayan Beşiktaş Yönetimi, Alman kulübünden gelecek cevabı beklemeye başladı.
DAYISI G.SARAY'DA OYNADI
Babam hayatında hiç futbol oynamamış. Ama dayım Saffet Kaya profesyonel futbolcuydu. Borussia Dortmund'da oynayıp 2000 yılında Lucescu döneminde 19 yaşındayken Galatasaray'a gelmiş ve PAF takımında forma giymişti. O sezon Galatasaray PAF takımında 10 gol atmıştı. Ardından Antalyaspor'a transfer olup Süper Lig'de bir maç oynadı ancak sakatlandı ve futbolu bırakmak zorunda kaldı. Futbola başlamamda dayımın katkısı elbette var. Küçüklüğümden beri onu kendime örnek alıyordum.
İDOLÜM GERRARD
Tek idolüm Steven Gerrard'dı. Ben de onun gibi ön libero oynayan bir oyuncuydum ve o bölgede görev yapmama rağmen her sezon çok sayıda gol atabiliyordum. Bu nedenle kendime hep Gerrard'ı örnek aldım.
MİLLİ TAKIM'DAN FATİH TERİM'İ ANLATIYOR
Fatih Hocanın takım üzerinde büyük bir otoritesi olduğunu önceden de biliyordum. Ama bu otoritenin Almanya'daki soğuk antrenör-futbolcu ilişkisine benzemediğini de gördüm. Fatih Hoca oyuncusuna "oğlum" diye hitap ettiğinde otorite bir patron-işçi ilişkisinden bir baba-oğul ilişkisine dönüşüyor. Kısa sürede görebildiğim kadarıyla Fatih Hoca antrenmanlarda da oyuncularına çok olumlu yaklaşıyor. Yapılan en küçük bir hatayı bile mutlaka görüyor ve bu hatasını düzeltmesi için oyuncusuna yardımcı oluyor.
HEM ÖN LİBERO HEM STOPER HEM SAĞ BEK
Frikiklerden, uzaktan şutlardan ve kornerlerden oldukça fazla gol atan bir oyuncu olduğum ve ayaklarımı iyi kullandığım için hocalarım beni ön libero olarak değerlendirdi. Son iki-üç sezondur ağırlıklı olarak stoper oynuyorum. Sağ bek benim için yeni bir pozisyon. En sevdiğim pozisyon ön libero. Ama stoperde de seve seve oynuyorum. Ön libero olarak forma giydiğimde daha fazla öne doğru oynama şansı bulabiliyorum ve bu da daha çok hoşuma gidiyor. O bölgede oynarken asist yaptığım ve gol attığım için takıma daha faydalı olabiliyorum.
(Sporx)
