Beşiktaş deplasmanının beraberliğin kaçırılarak berabere bitmesi herkesi havaya soktu. 2 sezon önce şampiyonluğa gidilen süreçten sonra ilk defa doluya yakın statta Galatasaray maç oynadı. Stat dolu olunca giriş ve çıkış eziyeti tekrar gündeme gelmiş oluyor. Durum çok açık. 45. 000 kişiye hatta tamamen dolarsa 52. 000 kişiye sadece 2 tane kapı veriliyor. Binlerce kişi yığılıyor. Stattan erken çıkmalar bile bu yüzden. Kalabalığa kalınca neler çekildiğini yaşayan bilir. Çözüm bulmak şart. Baştan hatalı çalışma olunca bu konuda çözüm üretmek zorlaşıyor haliyle. Kimse dememiş herhalde sadece 2 kapı mı olur diye?
Saha içine gelecek olursak hafta hafta daha fazla üstüne koyan bir Galatasaray var. Daha önceki haftalarda bu kadar rakip yarı sahada oyunu oynayamıyorduk mesela. Orta sahayı geçirmiyoruz derken kendi ayağımızdaki topu çıkarken kaptırarak gol yedik. Geçen sene gol yediği zaman hemen cevap vermezse maçı çeviremeyen görüntü bu sene olmadı. Takım krize girer gibi olduğu anda Muslera çılgınca ileri çıkarak takımı maçta tutmaya çalıştı. Baskılı görüntüde gol pozisyonu çıkmamasının nedeni tek taraflı hücum. Carole- Bruma- Sneijder üçlüsüne rakipler önlem aldığı zaman topu terse çevirmek lazım ama maalesef Yasin- Sabri ikilisinden o verim gelmedi. Gelmeyince ne oldu? Dar alan iyice daraldı. Kilidi açmak için frikiğe kadar bekledi Galatasaray. Kornerlerden beklenen bu sefer olmadı. Chedjou güzel bir imkan bulmuştu devre sonunda.
Yedek kulübesinin güçlenmesinden faydalandı Riekerink. Riskli bir hamleydi ama Sneijder çıkınca Podolski ileriyi ikiledi. 20 dakika maç kondisyonu olan oyuncuyu 46’da sokmak riskti. Yoksa 1-0 mağlupken tabiki Poldi girecek. Cavanda’nın içer kestiği top gol olsaydı başka türlü yorumlar yapılacaktı. Gol olmasını çok istedim onun ama Yasin uzak kaldı. Adam eksiltmeye ihtiyaç vardı. Josue seçeneği Sneijder yokken olması lazım diye düşünüyordum kendi adıma fakat Selçuk İnan çok güzel zamanda kendine yakışanı yaparak maçı çözdü. 1 gol rakibin Antalyaspor’un dengesini bozmaya yetti. Bir tarafa Sinan, bir tarafa Bruma geçince bu bozulan dengeyi Bruma ile değerlendirerek skor avantajı geldi. Podolski çok büyük avantaj. Gol olmadan sevinmeye başlıyorsunuz top Alman oyuncuya gelince. Antalyaspor antrenörü Morais’’ biz kazanmaya gelmiştik’’ dedi. Biz başka maç izledik herhalde. Galatasaray kalesine kaç defa gittin? Bir attıkları ofsayt gol var, bir golden sonra bir atakları var, bide sayılmayan golleri var.
Geri dönüşler Galatasaray’ın alışık olduğu, unutmaya başladığı bir durumdu. Hatırlaması sevindirici oldu. Galatasaraylıların doğum günü olarak kutladığı 1 Ekim’den bir gün sonra puan kaybı yaşanmadı. Maçtan sonra Rigobert Song’tan gelen felç haberi bizleri üzdü. Galatasaray’a hem sporcu olarak hemde karakter olarak çok yakışan bir futbolcuydu. Ayağa kalkacağına inanıyoruz.
Trend Haberler
Sinan Engin: "Galatasaray'a üst düzey adam gelecek!"
Ertem Şener: "Benim bildiğim Kazımcan ve Lemina..."
Bünyamin Gezer'den Yasin Kol yorumu: "Level atladı..."
Levent Tüzemen: "Galatasaray UEFA'ya şikayet etmeli.."
Serdar Ali Çelikler'den Dursun Özbek iddiası: "Kankalar!"
Ahmet Çakar: "Okan Buruk'a kısmen katılıyorum..."