Şampiyonluk yarışının belirleyici haftalarından biriydi. Galatasaray dersine çok iyi çalışmış ve taraftarına güven veren bir maç başlangıcı yaptı. Fatih Terim, bu oyun anlayışını 2008’de Almanya maçında da uygulamıştı. Ağır ve hızlı olmayan rakip stoperleri topla ileri çıkartıp, kapılan toplarla hızlı çıkarak pozisyonlar bulma hedefi başarıya ulaştı. Rakibin yaptığı üçüncü bölge baskılarını da uzun zaman sonra ilk defa çok iyi saha dağılımlarıyla çozen bir Galatasaray vardı. Kale vuruşu sırasında Etebo’yu kale sahasına kadar çekip, bekleri ileri çıkartıp, orta sahada büyük boşluklar bulunuyordu. Pozisyon üstünlüğünü maçın başında elinde bulunduran Galataaray, skor avantajını da aldı. Bu maçı aslında Zorbay Küçük’ten önce, Zorbay Küçük’ten sonra diye ikiye ayırmak lazım. İkinci yarıdaki büyük Alanya baskısının da en büyük nedeni hakem yönetimidir. Verilen kararlar Galatasaraylı oyuncuları bıktırmış, normal bir maç olmadığını anlayan oyuncular maçı bitirmek için o pskolojiyle kale önüne otobüs çekmiştir. Maçın öyle bir bölümü var ki, sanki Galatasaray yabancı bir takım. Bu kadar da olmaz! Geçen hafta Kasımpaşa’nın penaltı beklediği pozisyonu nasıl malzeme yapacaklarını biliyorduk. Bana göre penaltı, başkasına göre değil. Futbol dünyası ayağa kalktı pozisyon Galatasaray aleyhine sonuçlanmadığı için. Dün yaşananlardan sonra’’ hep hakem konuşuyoruz, futbol konuşalım’’ moduna geçtiler. Utanç verici şeyler yaşanıyor.

Maçtan sonra bir televizyon programında bir yorumcu aynen şunu dedi; ‘’ Z kuşağı futboldan uzaklaşacak böyle giderse’’. Bunu diyen insan twitterda daha geçen gün, 2011 yılında Galatasaray’ın 9 kişi kaldığı bir maçta, Galatasaray ceza sahasında verilen bir faulü Galatasaray’a penaltı verilmiş gibi kopyala yapıştır yapılmış olan videoyu paylaşan insan. Hani hakem konuşulduğu için Z kuşağı futboldan soğuyacakmış ya, yersen! Bir hafta boyunca bir hakemin yaptığı mesleği tartışanlar, Zorbay Küçük’ün babasıyla Galatasaray maçından önce röportaj yapanlar da başka bir spor programı. Baba röportajlarını alışkanlık haline getiren bu kanal, Alanyaspor- Galatasaray maçındaki rezillikler tazeyken, kimlerin yaptığı belli olmayan bir ölçüm ile Kadıköy’de Fenerbahçe’nin sayılmayan golünde ofsayt yokmuş diye bir video ortaya koydular. Kimse de demiyor ki Ozan Tufan kafayı vurunca ofsaytteki Serdar Aziz topa doğru koşuyor. İkinci pozisyon zaten ofsayt. Çok sistematik, çok planlı bir organizasyon var. Her şeye rağmen, Babasını kaybetiği bir durumda sahada savaşan Etebo ile, sahalara dönen Muslera ile, kırk yıllık Galatasaraylı gibi mücadele eden Mohamed ile, tüm takım ile, yedek kulübesinde yerinde duramayan yedeklerle Galatasaray yoluna devam ediyor.