Gençlerbirliği maçının 2.yarısından beri devam eden problemler son 3 maçta 2 mağlubiyete neden oldu. Haftalar ilerledikçe kadronun kağıt üzerinde geniş ama aslında kısıtlı oyuncu katkısının olduğunu analiz ediyoruz. Eren’in yedeği yok. Eren’in yedeği olmayınca bu Eren’in performansına da yansıyor. Bir stoper oyuncusu için büyük para verilen Serdar Aziz oynamıyor, yerine kim oynarsa oynasın diğerini aratıyor. Sabri’nin katkısı ne olursa olsun kendisini kesebilen bir sağ bek yok. Yedeği neredeyse olmayan Carole’un da kapasitesi belli. Hücumdaki yetenekli oyuncular ve büyük Muslera performansıyla gelen 20 puan var. Antalya maçından sonra takım iyiye gidiyor dedik çünkü bu kadar büyük düşüş beklemiyorduk.
 
 
Ligimizin en çok takım bütünlüğünü başarıyla sahaya yansıtan Başakşehir karşısında mevcut seviyenin üstüne çıkmak gerekiyordu. Net pozisyon vermeden 10. Dakikadan sonra baskıyı kuracak bir oyunu tutturdu Galatasaray ve oyunu germeye çalışan rakip oyuncular ve bunun altında ezilen hakeme rağmen golü de buldu. Golden sonra bir takım nasıl tam tersi bir oyun oynamaya başlar anlamak güç. Maçın başında duran top dönüşü bir pozisyon verdik. Orada kimse kendi bölgesinde değildi. Görünüş olarak herkes yerindeydi ama yine pozisyon oldu ama bu sefer gol oldu.  Sezon başında her hareketiyle fayda sağlayan Eren Derdiyok maçın dönüm noktasında topu boş kaleye atamadı. Yine başa dönüyoruz. Onu konsantre edecek bir forvet olmadığı için içten içe yaşanan o rahatlık sahaya yansır. Bu normaldir. Buradaki sorun kadro yapısıdır. Bruma tek başına nereye kadar?
 
 
Son saniye pozisyonu maçın 2.yarısına yansıdı bana göre. Galatasaray bütün moral motivasyonu alacakken bu olmayınca her saniye oyundan düşerek Başakşehir gibi bir takımın işini kolaylaştırdı. Galatasaray savunmasının normalde komple değişmesi lazım. Bir takım her maçta aynı golleri yiyorsa yetersiz savunma anlayışı var demektir.  Alan savunması yapıyoruz, top ortalanırken kimse doğru durmuyor. Hücum oyuncusu zaten savunmaya göre pozisyon almak zorunda ofsayte düşmemek için. Riekerink maç kötü giderken oyundan kopuyor. Podolski formsuz olsa bile oyuna çok geç girdi. 2-1 olmuş artık. Kaybedecek bir şey kalmamış. Josue’nin Galatasaray seviyesi oyuncusu olmadığı Beşiktaş maçında belli olmuştu. Esas büyük şok son saniyelerde Semih’in gol noktalarında bulunmasıydı.  Takımın en çok gol atan savunma oyuncusu kim? Chedjou. Gol lazımken Semih ileride gezeceğine gol yüzdesi olan bir Chedjou olmalıydı. Yedek forvet yok zaten. Kolbein 10 hafta oldu neredesin arkadaş sen?
 
 
Aradan sonra derbi var. 2 hafta önce 8 puan önde olduğumuz rakibimiz Fenerbahçe bizi geçme fırsatını yakaladı. Bu kadar büyük bir düşüş Galatasaray’a yakışmadı. Milli maç arası takımın kendine gelmesi açısından faydalı olabilir en azından pskolojik olarak.