Beşiktaş’ın istikrar yakalamış, iyi sonuçlar alan bir kadrosu vardı. Galatasaray’ın da net bir başlangıç kadrosu olmasına rağmen bu maçın gidişatını belirleyecek olan Fatih Terim’di. Fatih Terim, doğru bir kararla Etebo hamlesi yaparak orta sahadaki fizik güç farkını azalttı. Tam olarak birbirinin kopyası anlayışlar içindeydi iki takım da ve maç beraberlik kokuyordu. Galatasaray’ın Josef gibi Atiba gibi orta sahası olan Beşiktaş’a karşı başarılı olabilmesi için topu kazandığı zaman kolay kaybetmemesi gerekiyordu. Oğulcan dışında koşu yoluna atacağı bir oyuncusu yok çünkü. Beşiktaş’ın topu kazandığı zaman koşturacağı iki oyuncu var; Aboubakar ve Larin. Hatta Nkodou da girince bu sayı üç oluyor. Galatasaray için rakibe boş alan vermeme üzerine kurulu bu oyun anlayışında en büyük problem, bu problem oldu. Oğulcan’a bir defa şans doğdu, orada da düdük engeli çıktı. Karşılıklı birer net pozisyonla ilk yarı bitti.
İkinci yarı için Fatih Terim’in elinde önemli yedekler vardı. Yorgunluk başladığı zaman bir kanada Babel, bir kanada Feghouli tercihleri yapmak mümkündü. Belhanda zaten aynı tas, aynı hamam. Oraya da Kılınç veya Akbaba seçenekleri vardı. Gençlerbirliği maçında Belhanda’nın üç gol atması benim gibi düşünenleri hiç heyecanlandırmadı. Getirin oradan güçsüz, dirençsiz takımları Belhanda şov yapacak! Diagne hiç mücadele etmediği kadar mücadele etti ama sadece bir şut atabildi ve çok kötü vurdu. Maçı bitiren pozisyonun içerisindeki oyuncunun ismi Mbaye Diagne olmasaydı, Necip Uysal olsaydı veya Serdar Aziz olsaydı faul bile verilmeyecekti pozisyon. Örnekleri var çünkü. Üzerinizde Galatasaray forması varsa önce topa vursanız, rakibiniz o bölgeye doğru eğilse bile ihraç ediliyorsunuz. Sarı kart olsa hiç itirazım yok ama kırmızı kart çok ağır bir karar. Fatih Terim ile aynı fikirde olduğum nokta şu; Niye ayakla gidiyorsun? O riski niye alıyorsun? Topa vurma garantin var mı? Yok. O dakikadan sonra maçın gidişatı belliydi. Beraberliğe yine oyun kitlenir gibi oldu. Beşli defans hattı ile pozisyon vermedi Galatasaray fakat bu sefer de Luyindama yapacağını yaptı. O dakikaya kadar çok iyi oynamış, bana ne? Konya’da bir puanı götürdün, dün bir puanı götürdün. Konya’da yaptırdığın penaltıda yaptığının aynısını yaptın. İlk golde yaptığın hata zaten anlaşılmaz bir hata. Soluna gelen topa sağ ayağınla vurmaya çalışıyorsun. Çıldırmamak elde değil.
