Galatasaray’ın Avrupa arenasında hep bir karakteri, bir duruşu, hep bir saygı duyulan kimliği olmuştur. Bizim 5-0 yenildiğimiz Chelsea maçında bile direkten dönen toplarımız vardır, 6-1 yenildiğimiz Real Madrid maçında 50 dakikada 4 net gol pozisyonumuz vardır. Barcelona deplasmanında 2-0 öne geçip maç 2-2’ye geldikten sonra 9 kişiyle galibiyeti kaçıran Galatasaray vardır. Başa baş oyun oynamasına ragmen Real Madrid’e 3-0 yenilen Galatasaray sahasında cevabı 3 atarak vermiştir. Nasıl elendiği de aklımızdadır.

 

 

Pazartesi günü takımın yeni teknik direktörünün Mustafa Denizli olacağı resmi imzalar atılmamış olsa bile kesinleşti. Zaten bu gelişmenin yaşanacağını biliyorduk. Mustafa Hoca’nın Atletico Madrid deplasmanında kulübede olmayacak olmasının kabul edilemez bir durum olacağının farkına varılmış olunacak ki Denizli İspanya’da tribünde maçı izleyerek büyük problemi biraz olsun ortadan kaldırdı ama ne olursa olsun Gaalatasaray bir Şampiyonlar Ligi maçına kaleci antrenörü Taffarel ile çıktı maalesef. Böyle bir ortamda kadroları görünce gerçekçi bir yaklaşım işimizin çok zor olduğunu gösteriyordu ama biz Galatasaray’ın yenilse bile bir direnç gösterdiğine Avrupa’da hep alışıktık. İlk 10 dakika kötü başlamadık ve Sneijder ile ilk gole yaklaşan biz olduk. Hemen arkasından bu seviyeye yakışmayacak bir gol yedikten sonraki 75 dakikanın yorumu nasıl yapılır?

 

 

Çok defans oyuncusu ile oynamak çok iyi savunma yapmak demek olmuyor. En uçta yılların sol açığı Podolski’yi kullanmak, Sabri’yi sağ öne çekmek, savunmada 4 stoperle oynamak gibi düşüncelerin hiçbir işe yaramadığını gördük çünkü ne yazıkki güç farkı vardı. İlk maçta’’ Hakan Balta ön libero oynar mı’’ diye bağırdı millet. Dün ön libero oynamadı Hakan Balta ne değişti? Yine 2-0. Halbuki bir macereya atılacaksak bunun yeri orta saha olması en akla yatkınıydı. Gabi- Thiago ikilisinin karşısına Jem- Bilal ikilisini çıkarınca’’ benim bu maçtan ümidim yok’’ demiş oluyorsunuz ki zaten kafamızda Avrupa Ligi olduğu çok açıktı. Sneijder’in sağ stoper bölgesinden, sol stoper bölgesinden top istediğini gördük. Odlak’ın eline gelen ilk topun dakikası 83. 83 dakika rakip kaleciye sadece maçı izletmek Galatasaray’a yakışmaz.

 

 

Galatasaray tarihinde bir daha görmek istemediğimiz maçlardan birini geride bıraktık. Dediğimiz gibi Galatasaray’ın farklı kaybetse bile karakter göstermesine biz alışkınız fakat dün sadece oynamış olmak için oynayan Takımımız vardı sahada. ‘’Maç var dediler geldik’’ görüntüsü hiç hoş değildi. Astana maçında bir sürpriz yaşamayarak Avrupa’ya devam edeceğimizi düşünüyorum.