Rakiplerin yenildiği haftada bu maç daha çok önem kazanmıştı ve Galatasaray fırsatı tepmedi. Pozisyon bulmakta zorlanılan maçlardaki en büyük problem gol yiyerek işleri iyice zora sokmak oluyordu. Bu maçın en sevindirici tarafı tek gol pozisyonu vermek oldu. Erol Bulut’un Gaziantep’i ileri atılan uzun toplar dışında bir hücum planı içerisinde değildi. 1-0’dan sonra atak yapmak istediler ama Galatasaray son paslarda dikkatli olsa ikinci yarı farka gidebilirdi. Feghouli gibi bir oyun zekası eğer devreye bu maçtaki gibi girebilirse büyük avantaj olur. Moskova’da Morutan, bugün Feghouli. Böyle pasları atmak gerçekten kalite ister. 2.golü atınca zaten maç koptu.

Peki ilk golü atana kadar problem neydi? Kalabalık savunmaları aşmak gerektiği zaman ya pas temposu çok yüksek olacak, veya uzaktan şut atmak lazım. Hem topu ayaktan çıkarma zamanlamaları doğru olmayıp, hem de uzaktan şut atmaya yanaşmayınca devre sonuna kadar maç çıkmaza girdi. Morutan devre sonunda şut atmayı düşündü ve sonuç aldı. Savunmada Marcao- Nelsson ikilisinde bir sorun gözükmüyor. Onlara yardım edecek tecrübeli ve dirençli 6 numara devre arasında şart. Beklerin de performansı artarsa Galatasaray daha iyi noktaya gelebilir. Fatih Terim, eksik olmasına rağmen elindeki kadrodan fayda sağlayabilen bir teknik adam. Barış’ı deniyor, Feghouli’yi bugün sahaya attı, Kılınç’a sonradan şans verdi. Ne kadar oyuncu formunu arttırırsa o kadar iyi elbette. 29 Ekim’i geride bıraktık iki gün önce. Atatürk ile kalın, Cumhuriyet ile kalın.