Sabah Gazetesi'nden Mehmet Özcan, Sarı Kırmızılı camianın perde arkasında yaşananlarını yazdı. Aslında Galatasaray'ın 21. lig şampiyonluğunun hikâyesi, geçtiğimiz yıl yazılmaya başlanmıştı. 6 Mayıs 2017 tarihi sarı-kırmızılı ekip için dönüm noktası oldu. Galatasaray evinde Kasımpaşa'ya 3-1 yenilirken, takımın soyunma odasında Tudor ile Sneijder gırtlak gırtlağa geldi! Bu kavga üzerine apar topar Dursun Özbek'e haber verildi. Başkanlığı döneminde ilk kez soyunma odasına inen Özbek'e De Jong, "Bir takımda işler kötü giderse 25 oyuncuyu gönderemeyeceğinize göre sorumlu bellidir'' diyerek Tudor'u işaret etti. Özbek ise "Gerekirse hepinizi satarım, Tudor kalacak'' restini çekti ve dediğini yaptı. Tudor'un sorun yaşadığı yıldızlardan Bruma hemen satıldı, taraftar tepkisine rağmen Sneijder'le yollar ayrıldı, De Jong kadro dışı bırakıldı ve sıfırdan bir takım kurmak için ilk adımlar atıldı. Başkan Özbek'le görüşen Tudor, "İlk 11'e 8 yeni oyuncu gerek. Eğer istediğim transferler gerçekleşirse şampiyon oluruz ve ben sonraki sezon bedavaya çalışacağım'' dedi. Transferde öncelik forvetteydi ve daha sonra yolu Galatasaray'ın ezeli rakiplerine düşecek Negredo ve Soldado önerildi.

İYİ KALPLİ PROFESYONEL GOMİS
Tudor, "Bize topu kalenin içine atacak adam lazım. Öyle bir golcü olmadığı için ilk 2'ye giremedik" diyerek Gomis'i istediğini söyledi. Ancak Gomis'in kalbiyle ilgili şüpheler vardı. Kulüp doktoru Yener İnce kontrol için Fransa'ya gitti. Gomis'in surat yapmasını bekleyen İnce, Fransız forvetin anlayışına şaşırdı kaldı! Testleri temiz çıkan Gomis için kulüp yetkililerine bilgi veren İnce, şu detayı ekledi: 'Gomis gibi iyi kalpli, profesyonel bir oyuncu ile tanıştığım için sizlere teşekkür ediyorum."

LUCESCU TFF'Yİ TERCİH ETTİ!
Sezonu en erken (19 Haziran 2017) açan takım olan Galatasaray'da transferlerden sadece Gomis, Belhanda ve Maicon Slovakya kampına yetişti. Avrupa Ligi ön elemesinde rakip İsveç'te sezonu yarılayan Östersunds'tu. İlk maçı 2-0 kazanan Östersunds İstanbul'daki rövanştan 1-1'lik beraberlikle ayrıldı ve sarı-kırmızılı camia ikinci Tromsö faciasını yaşadı. Maç biter bitmez statta toplanan yönetimdeki herkes Tudor'un kovulmasını istiyordu.

2 KATI PARA TATLI GELDİ
Yöneticilerden Can Topsakal "Fransız teknik adam getirelim" diye görüş belirtti, diğerleri Mircea Lucescu ismini ortaya attı. Sportif direktörlük için önerilen 1 milyon Euro'yu az bulan Luce'ye Özbek 1 milyon 200 bin Euro teklif etti ancak Rumen hoca 2 katı paraya TFF ile anlaştı. Lucescu'dan eli boş dönen Galatasaray, mecburen Igor Tudor'la devam etmek zorunda kaldı.

'FERNANDO VE NDİAYE 11'E GİRSİN BU TAKIMI ESAS O ZAMAN GÖRÜN'
Teknik kadroda değişiklik olmayınca Galatasaray transferde gaza bastı. Bir sene önce Fenerbahçe'ye "Hayır" diyen Mariano. Sabri Sarıoğlu'nun yerine geldi. Manchester City'den Fernando kadroya katıldı. Denayer geri döndü. Feghouli ise, "Ben başkanla da tanışmak istiyorum" cevabını verince transferi bir ay sürdü. Dursun Özbek yurt dışındaki görüşmeye eşi Mesude Özbek'i de götürdü ve hem Feghouli hem de karısı ikna edildi. Özbek'in yetki verdiği Bülent Tulun, Fellaini'yi bitirmek üzereydi ki Tudor "Ben Ndiaye'yi istiyorum'' diye tutturdu ve Osmanlıspor'un 10 numarası 8 numaraya transfer edildi. Lig öncesi son kampını Avusturya'da yapan sarıkırmızılılar Hertha Berlin'e 2-1 yenilirken, sohbet etme şansı bulduğum ve "Takımı hiç beğenmedim'' dediğim sportif direktör Cenk Ergün, "Ben de beğenmedim! Ama göreceksin Fernando ve Ndiaye ilk 11'e girince bambaşka bir takım olacağız'' iddiasında bulundu. Zaman Cenk Ergün'ü fazlasıyla haklı çıkaracaktı...