Futbol konuşmadan önce İzmir’den söz etmezsem ayıp etmiş olurum. Çok kötü bir tecrübeydi. Görüntüler bile duyguları hissetmeye yetiyor. Elif arkadaşımızın ve Ayda arkadaşımızın hayata tutunmasına sevindik ama çok vatandaşımızı kaybettik, halen yaralı vatandaşlarımız var. Bir taraftan pandemi, bir taraftan deprem. Çok çok zor gerçekten. Hepimize sabır ve güç diliyorum.

Galatasaray’ın kendisini hatırladığı bir maç oldu. Maçın büyük bölümünde Galatasaray’ın oynadığı oyun çok mükemmel olmasa da tarihi boyunca çoğu zaman yaptığı, bildiği oyun anlayışından görüntüler izledik. Topu rakip sahada kullanan, tempoyu yüksek tutmaya çalışan ve rakibe kolay zaman ve alan tanımayan görüntüden küçük küçük örnekler görmek güzeldi. Tam olarak o bildiğimiz seviyede mi Galatasaray? Elbette hayır. Kendine güvenli bir başlangıcın ardından golün de erken gelmesi kadar iyi bir maç başı olamazdı. 1-0’dan sonra net gol pozisyonunun sadece tek pozisyonda kalması eleştiri konusu olabilir. Buna rağmen tamamen oyunun kontrolü Galatasaray’daydı. İlk defa kafamız rahat bir maç olacak diye düşünüyorduk ki, iki hafta önceki dejavuyu yaşadık. Marcao yine dayanamadı ve penaltı yaptı! İlk defa şans bir penaltıda güldü ve penaltı kaçtı. Çok güzel giden işler bir anda berbat olabilirdi.

İkinci yarıya yine iyi başlayan, hemen maçın başında golü bulan Galatasaray’dı. Atılan iki gol için de çok mutluyum. Çok adamla rakip kaleye gidildi. Görmeye hasret kalmıştık. 2-0 sonrası artık maç kopar diye düşünüyordum açıkçası. Burada rakip kaleye çabuk gidecek oyuncu eksikliği kendini belli etti. Ofansif oyuncuların hepsinin topu ayaklarına istemesi bir dezavantaj. Koşu yoluna pasla atak şansı yakalamak böyle olunca zor oluyor. Maç 2-0’dı ve Fatih Terim 2-1 olana kadar oyuncu değiştirmedi. Sivasspor skoru çevirmek için uzun topa döndü. 2-0 iken Donk hamlesi çok yerinde olurdu düşüncesindeyim. 2-1 büyük bir krize yol açacaktı ve nitekim de açtı. Babel’de yoruldu. Babel yorulunca ileride top daha az kaldı. Babel yoruldu dedim ama şunu da eklemem lazım, Galatasaray’a geldiğinden beri Babel’in bu kadar takımı sahiplendiğini yeni geldiği zaman hariç ilk kez görüyoruz. Memnun oldum. Hakeme itiraza bile katılan bir Babel vardı. Galatasaray’ın elinde öyle oyuncular var ki, eğer moralleri iyi olur ve sahaya kendilerini verirlerse maç çözebilecek oyuncular hepsi. Emre Kılınç iki kişiyi geçti, kilidi açtı. Belhanda bir ara pası attı, pozisyonu Arda Turan bitirdi. Bu galibiyet ile uzaklara giden iki değerli Galatasaraylı Yalçin Granit ve Timur Selçuk’a da selam olsun. Mekanları cennet olsun.